2021 Yılına Ait Gerçek Kişilerce Beyan Edilmeyecek Kazanç ve İratlar

0

I. GİRİŞ

Gelir Vergisi Kanunu’nun 1’inci maddesi gereğince gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tabi olup verginin mükellefi aynı Kanun’un 2’nci maddesinde sayılan kazanç ve iratları elde eden gerçek kişilerdir. Bu kazanç ve iratlar ise ticari kazanç, zirai kazanç, ücret, serbest meslek kazancı, gayrimenkul sermaye iradı, menkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlardır.

Gelir Vergisi Kanunu’nun 85’inci maddesi gereğince mükellefler 2’nci maddede yazılı kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları için yine Gelir Vergisi Kanunu’nda aksine hüküm olmadıkça yıllık beyanname verirler. Söz konusu Kanuna göre beyanı gereken gelirlerin yıllık beyannamede toplanması zorunludur. Tacirlerle çiftçiler ve serbest meslek erbabı ticari, zirai ve mesleki faaliyetlerinden kazanç temin etmemiş olsalar bile, yıllık beyanname verirler.

Mükellefler tarafından beyan edilmeyecek kazanç ve iratlar ise Gelir Vergisi Kanunu’nun 86’ncı maddesinde açıklanmıştır. Söz konusu Kanun hükmüne göre maddede belirtilen gelirler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde bu gelirler beyannameye dâhil edilmez.

Bu çalışmamızda gelir vergisine tabi tutulan yedi gelir unsurunun beyan edilmeyecek durumları tam mükellef ve dar mükellef açısından ayrı ayrı açıklanmıştır.

II. BEYAN EDİLMEYECEK KAZANÇ ve İRATLAR

Gelir vergisinin kapsamına Gelir Vergisi Kanunu’nun 2’nci maddesinde sayılan 7 gelir unsuru girmekle birlikte bu unsurların kapsamı, istisnaları, muafiyetleri ve vergilendirilmesine ilişkin açıklamalara anılan kanunda ayrıca yer verilmiştir.  Aşağıda gelir vergisinin kapsamına giren 7 gelir unsurunun tanımı kısaca yapılmış olup tam ve dar mükelleflerce beyan edilmeyecek kazanç ve iratlar kısaca açıklanmıştır

II.1. Ticari Kazanç

Gelir Vergisi Kanunu’nun 37’nci maddesinin birinci fıkrasında her türlü ticari ve sınai faaliyetten doğan kazancın ticari kazanç olduğu, aynı maddenin ikinci fıkrasında bentler halinde sayılan kazançların da Gelir Vergisi Kanunu’nun uygulamasında ticari kazanç sayılacağı hüküm altına alınmıştır.

Gelir Vergisi Kanunu’na göre gerçek usulde ticari kazanç, bilanço ve işletme hesabı esası olmak üzere iki farklı şekilde tespit edilmektedir. Mezkûr Kanun’un 38’inci maddesine göre bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet fark olup bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce işletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilirken işletmeden çekilen değerler ise bu farka ilave olunmaktadır. Aynı Kanun’un 39’uncu maddesine göre ise işletme hesabı esasına göre ticari kazanç, bir hesap dönemi içinde elde edilen hasılat ile giderler arasındaki müspet farktır.

II.1.1. Tam Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Ticari Kazançlar

Ticari kazanca ilişkin olarak;

GVK’nın 9’uncu maddesinde, vergilendirilmeyecek kazançlara yer verilmiş olup bu faaliyetleri icra edenlerin ise vergiden muaf olacağı belirtildiğinden bu faaliyet neticesinde elde edilen kazançlar beyan edilmeyecektir.

GVK’nın 18’inci maddesinde, PTT acentalığı faaliyetinden elde edilen kazançların gelir vergisinden istisna olduğu hüküm altına alınmış olup bu faaliyetler neticesinde elde edilen kazançlardan dolayı yıllık beyanname verilmeyecektir. Nitekim gelir vergisi beyannamesinde istisna kazançların bildirildiği bölümde bu kazanca ilişkin satır bulunmamaktadır.

GVK’nın mükerrer 20/A maddesinde 01.01.2021 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere kazançları basit usulde tespit olunan mükelleflerin GVK’nın 46’ncı maddesine göre tespit edilen kazançları gelir vergisinden müstesna tutulmuştur. Bu şekilde kazançları tespit edilen mükelleflerin yıllık beyanname vermesine gerek bulunmamaktadır.

GVK’nın geçici 76’ncı maddesine göre, 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar, 31.12.2023 tarihine kadar gelir vergisinden istisna olduğu hüküm altına alınmış olup bu faaliyetler neticesinde elde edilen kazançlardan dolayı yıllık beyanname verilmeyecektir. Nitekim gelir vergisi beyannamesinde istisna kazançların bildirildiği bölümde bu kazanca ilişkin satır bulunmamaktadır.

II.1.2. Dar Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Ticari Kazançlar

Dar mükellef gerçek kişilerin Türkiye’de elde ettikleri ticari kazançlarından dolayı vergilendirilebilmeleri için Türkiye’de iş yeri ve daimi temsilcisinin olması, bu kazancı iş yeri ve daimi temsilcisi aracılığıyla kazanması gerekmektedir. Türkiye iş yeri ve daimi temsilcisi olmayan dar mükellefiyete tabi bir gerçek kişinin Türkiye’de ticari kazanç elde etmesi mümkün değildir. Bu çerçevede Türkiye’de bulunan iş yeri ve daimi temsilcisi aracılığıyla ticari kazanç elde eden dar mükellefler bu kazançlarını yıllık beyanname ile bildirmek zorundadır.

Önceki bölümde tam mükellef gerçek kişilerce beyan edilmeyecek kazanç ve iratlar dar mükellef gerçek kişilerce elde edilmesi halinde aynı şekilde beyan edilmeyecektir. Buna ilave olarak GVK’nın 30’uncu maddesinde, dar mükellef gerçek kişilerin Türkiye’de başkaca iş yeri veya daimi temsilcileri bulunmamak şartıyla hükümetin izniyle açılan sergi ve panayırlarda yaptıkları ticari faaliyetlerden elde ettikleri kazançlar ile bu sergi ve panayırlarda yaptıkları serbest meslek faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlar vergiden istisna tutulmuş olup bu kazançlar dolayısıyla yıllık beyanname verilmeyecektir.

II.2. Zirai Kazanç

Gelir Vergisi Kanunu’nun 52’nci maddesine göre zirai faaliyetten doğan kazançlar zirai kazanç olarak adlandırılmaktadır.

GVK’ya göre zirai kazancın esası kaynağında vergilendirilme olmakla birlikte aynı Kanun’da belirlenen ölçüleri aşan veya bir biçerdövere veya bu mahiyetteki bir motorlu araca veya on yaşına kadar ikiden fazla traktöre sahip olan çiftçilerin kazançları gerçek usulde vergilendirilmektedir. Bu durum da zirai kazancın kaynağında vergilendirilme ve beyana dayalı vergilendirme olmak üzere iki farklı şekilde vergilendirildiğini göstermektedir.

II.2.1. Tam Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Zirai Kazançlar

Zirai kazançları gerçek usulde vergilendirilen tam mükellef gerçek kişiler bu faaliyetlerinden kazanç elde etmeseler dahi yıllık beyanname vermek zorundadır. Gerçek usulde vergilendirilmeyen zirai kazanç sahipleri ise GVK’nın 86/1-a maddesi hükmü gereğince bu kazançları için yıllık beyanname vermeyecektir.

II.2.2. Dar Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Zirai Kazançlar

GVK’nın 7’nci maddesinde dar mükellef gerçek kişilerin Türkiye’de ticari kazanç elde etmesi Türkiye’de iş yeri ve daimi temsilci bulundurması şartına bağlarken; zirai kazançlarda zirai faaliyetin Türkiye’de icra edilmesi halinde kazanç Türkiye’de elde edilmiş sayılacaktır.

GVK’nın 85’inci maddesi gereğince Türkiye’de zirai faaliyette bulunan dar mükellef gerçek kişiler bu faaliyetleri nedeniyle yıllık gelir vergisi beyannamesi vereceklerdir. Dar mükellefler tarafından zirai kazancın beyanında özellikli bir durum mevcuttur. Nitekim GVK’nın 86/1-a maddesinde gerçek usulde vergilendirilmeyen ziraî kazançların beyan edilmeyeceği belirtilmiş olup bu hüküm tam mükellefiyette vergilendirilenler için geçerlidir. Dar mükellefiyette beyan edilmeyecek kazanç ve iratlar ise GVK’nın 86/2 maddesinde “dar mükellefiyette, tamamı Türkiye’de tevkif suretiyle vergilendirilmiş olan; ücretler, serbest meslek kazançları, menkul ve gayrimenkul sermaye iratları ile diğer kazanç ve iratlar.” şeklinde sayılmış olup zirai kazançlara yer verilmemiştir.

Bu çerçevede gerçek usulde vergilendirilmeyen dar mükellef çiftçilerin de bu kazançlarını yıllık beyanname ile bildirmesi gerekmektedir. Ancak 11.02.2004 tarihinde yayımlanan 16 No’lu Gelir Vergisi Sirküleri’nin 3.1. bölümünde dar mükellef gerçek kişilerin gerçek usulde tespit edilen zirai kazançları için yıllık beyannamenin verilmesinin zorunlu olduğu belirtildiğinden gerçek usulde vergilendirilmeyen dar mükellef çiftçiler bu kazançları için yıllık beyanname vermeyeceklerdir.[1]

II.3.Ücretler

Gelir Vergisi Kanunu’nun 61’inci maddesinin birinci fıkrasında, ücret, işverene tabi belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatler olarak tanımlanmış olup aynı maddenin üçüncü fıkrasında yedi bent halinde sayılan ödemelerin de ücret sayılacağı hüküm altına alınmıştır.

Ücret gelirleri, Gelir Vergisi Kanunu’nun 23, 24, 25, 26, 27, 28 ve 29’uncu maddeleriyle kısmen veya tamamen gelir vergisinden istisna edilmiş olup, istisna uygulamasında ücret geliri elde eden kişilerin durumu da etkili olmaktadır.[2]

Gelir Vergisi Kanunu’na göre ücret gelirleri gerçek ücretler ve diğer ücretler olmak üzere iki farklı şekilde vergilendirilmektedir.

GVK’nın 64’üncü maddesinde 5 bent halinde sayılan hizmet erbabının ücretleri diğer ücretler kapsamında vergilendirilecek ve vergilendirmede takvim yılı başında geçerli olan ve sanayi kesiminde çalışan 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin yıllık brüt tutarının %25’i matrah olarak dikkate alınacaktır.

Gerçek usulde ücret gelirin vergilendirilmesinde kaynağında vergilendirilme esas olmakla birlikte bu şekilde vergilendirmeyi de kaynağında vergilendirme ve beyan üzerine vergilendirme olmak üzere ikiye ayırabiliriz.

7194 sayılı Dijital Hizmet Vergisi İle Bazı Kanunlarda Ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un[3] 15’inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanunu’nun 86’ncı maddesinin birinci fıkrasının 1’inci bendinin (b) alt bendinde yapılan değişiklikle birlikte ücret gelirlerinin beyan edilmesi gereken durumlar yeniden belirlenmiştir.

II.3.1. Tam Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Ücretler

Gelir Vergisi Kanunu’nun 86’ncı maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin  (b) alt bendinde yapılan değişiklikle birlikte;

Tevkif suretiyle vergilendirilmiş;

a)Tek işverenden alınmış ve 103’üncü maddede yazılı vergi tarifesinin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı (2021 yılı için 650.000 TL)  aşmayan ücretler,

b)Birden fazla işverenden ücret almakla beraber, birinciden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103’üncü maddede yazılı vergi tarifesinin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı (2021 yılı için 53.000 TL) aşmayan ücretler,

c)Birinci işverenden alınan dâhil ücret gelirleri toplamı 103’üncü maddede yazılı vergi tarifesinin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı (2021 yılı için 650.000 TL)  aşmayan ücretler,

nedeniyle yıllık gelir vergisi beyannamesi verilmeyecektir. Ancak;

Tevkif suretiyle vergilendirilmiş;

a)Tek işverenden ücret geliri elde eden mükelleflerin, ücret gelirleri toplamı 103’üncü maddede yazılı vergi tarifesinin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı (2021 yılı için 650.000 TL)  aşması,

b)Birden fazla işverenden ücret geliri elde eden mükelleflerin, birinci işverenden aldıkları ücret gelirleri de dâhil olmak üzere ücretleri toplamının gelir vergisi tarifesinin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı (2021 yılı için 650.000 TL) aşması,

c)Birden fazla işverenden ücret geliri elde eden mükelleflerin, birden sonraki işverenden alınan ücretleri toplamının gelir vergisi tarifesinin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı (2021 yılı için 53.000 TL) aşması,

halinde,  gerçek kişilerce elde edilen bu ücret gelirleri yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilecektir.[4]

II.3.2. Dar Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Ücretler

GVK’nın 7’nci maddesi gereğince dar mükellef gerçek kişilerin Türkiye’de ücret geliri elde edebilmesi için, hizmetin Türkiye’de ifa edilmiş veya edilmekte olması veya Türkiye’de değerlendirilmesi, Türkiye’de kain müesseselerin idare meclisi başkan ve üyelerin, denetçilerine, tasfiye memurlarına ait huzur hakkı, aidat, ikramiye ve benzerlerinin Türkiye’de değerlendirilmesi gerekmektedir.

Dar mükellefler tarafından Türkiye’de elde edilen ücret gelirleri tevkifata tabi ise tutarına bakılmaksızın GVK’nın 86/2’nci maddesi gereğince beyan edilmeyecekken tevkifata tabi tutulmamış ücret gelirinin elde edilmesi halinde ise bu gelirlerin yıllık beyanname ile beyan edilmesi gerekmektedir.

II.4. Serbest Meslek Kazancı

Gelir Vergisi Kanunu’nun 65’inci maddesine göre her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancı olup serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin iş verene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır.

GVK’nın 67’nci maddesine göre serbest meslek kazancı bir hesap dönemi içinde serbest meslek faaliyeti karşılığı olarak tahsil edilen para ve ayınlar ve diğer suretlerle sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerden bu faaliyet dolayısıyla yapılan giderler indirildikten sonra kalan fark olup kazancın tespitinde indirim konusu yapılabilecek giderlere aynı Kanun’un 68’inci maddesinde yer verilmiştir.

II.4.1. Tam Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Serbest Meslek Kazancı

GVK’nın 66’ncı maddesinin ikinci fıkrasının (5) numaralı bendin parantez içi hükmü gereğince Vergi Usul Kanunu’nun 155’inci maddesinde belirtilen şartlardan en az ikisini taşımayanlar ile köylerde veya son nüfus sayımına göre belediye içi nüfusu 5.000’i aşmayan yerlerde faaliyette bulunanların bu faaliyetlerine ilişkin kazançları gelir vergisinden muaftır.

GVK’nın 18’inci maddesinde telif hakkı ve ihtira beratlarına ilişkin kazanç istisnasına yer verilmiştir. Söz konusu madde gereğince müellif, mütercim, heykeltıraş, hattat, ressam, bestekar, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür, fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat gelir vergisinden müstesnadır.

Öte yandan 7194 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesi ile bahsi geçen GVK’nın 18’inci maddesine eklenen son bentle birlikte madde kapsamındaki istisnadan yararlanılmasına ilişkin üst limit getirilmiştir. Buna göre madde kapsamındaki kazançları toplamı GVK’nın 103’üncü maddesinde yazılı tarifenin dördüncü gelir diliminde yer alan tutarı aşanlar söz konusu istisnadan faydalanamayacaktır. İstisna kapsamında olan kazançlardan dolayı ise yıllık beyanname verilmeyecektir.

II.4.2. Dar Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Serbest Meslek Kazancı

GVK’nın 7’nci maddesine göre dar mükellefiyette serbest meslek kazancının elde edilmesinde, serbest meslek faaliyetlerinin Türkiye’de icra edilmesi veya Türkiye’de değerlendirilmesi halinde bu kazançlar Türkiye’de elde edilmiş sayılacaktır.

Bu çerçevede tam mükellef gerçek kişilerce beyan edilmeyecek kazançlara ilave olarak dar mükellefler tarafından tevkifata tabi tutulmuş serbest meslek kazançları GVK’nın 86/2’nci maddesi gereğince beyan edilmezken, tevkifata tabi tutulmamış serbest meslek kazançları aynı Kanun’un 85’inci maddesi gereğince yıllık beyanname ile beyan edilecektir.

II.5. Gayrimenkul Menkul Sermaye İratları

Gelir Vergisi Kanunu’nun “Gayrimenkul Sermaye İradının Tarifi” başlıklı 70’inci maddesinde, bu maddede bentler halinde sayılan mal ve hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyetleri, irtifak ve intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilmesinden elde edilen iratlar gayrimenkul sermaye iradı olarak tanımlanmıştır.

GVK’nın 71’inci maddesinde gayrimenkul sermaye iradında safi iradın, gayrisafi hasılattan iradın sağlanması ve idamesi için yapılan giderler indirildikten sonra kalan müspet fark olduğu, 72’nci maddesinde gayrimenkul sermaye iratlarında, gayrisafi hasılatın, 70’inci maddede yazılı mal ve hakların kiraya verilmesinden bir takvim yılı içinde o yıla veya geçmiş yıllara ait olarak nakden veya aynen tahsil edilen kira bedellerinin tutarı olduğu hüküm altına alınmıştır.

II.5.1. Tam Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Gayrimenkul Sermaye İratları

Gayrimenkul sermaye iradına ilişkin istisnaya GVK’nın 21’inci maddesinde yer verilmiştir. Söz konusu maddeye göre; binaların mesken olarak kiraya verilmesinden bir takvim yılı içinde elde edilen hasılatın 2021 yılı için 7.000 Türk Lirası gelir vergisinden müstesnadır.

Tam mükellef gerçek kişiler tarafından elde edilen gayrimenkul sermaye iradının beyanı ise aşağıdaki gibi olacaktır;

-İstisna haddi altında konut kira gelirinin elde edilmesi halinde elde edilen bu kazanç GVK’nın 86/1-a maddesi gereğince beyan edilmeyecektir.

-İstisna haddi üzerinde konut kira geliri elde edilmesi halinde istisna ve gider sonrası tutar GVK’nın 85’inci maddesi gereğince yıllık beyanname ile beyan edilecektir.

-Tevkifata tabi gayrimenkul sermaye iradının elde edilmesi halinde, 2021 yılı için vergiye tabi gelir toplamı 53.000 TL’yi aşmaması halinde bu gelirler beyan edilmeyecekken belirtilen haddin aşılması halinde ise gayrimenkul sermaye iratları yıllık beyanname ile beyan edilecektir.

-Tevkifata ve istisnaya konu olmayan gayrimenkul sermaye iradının elde edilmesi halinde elde edilen tutar 2021 yılı için belirlen 2.800 TL’yi aşması halinde beyan edilecekken belirtilen haddin aşılmaması halinde ise söz konusu gelir beyan edilmeyecektir.

II.5.2. Dar Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Gayrimenkul Sermaye İratları

GVK’nın 7’nci maddesine göre dar mükellefiyette gayrimenkul sermaye iradının elde edilmesinde, gayrimenkulün Türkiye’de bulunması ve bu mahiyetteki mal ve hakların Türkiye’de kullanılması veya Türkiye’de değerlendirilmesi halinde bu kazançlar Türkiye’de elde edilmiş sayılacaktır.

Dar mükellef gerçek kişiler tarafından Türkiye’de elde edilen gayrimenkul sermaye iradının beyanı ise aşağıdaki gibi olacaktır;

-Dar mükellef gerçek kişiler tarafından gayrimenkulün konut olarak kiraya verilmesi neticesinde istisna haddi altında hasılat elde edilmesi durumunda Gelir Vergisi Kanunu’nda bu kazançların beyan edilmeyeceğine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. GVK’nın 86/1-a maddesinde yer alan ve kazanç ve iratların istisna hadleri içinde kalan kısmın beyan edilmeyeceğine ilişkin hüküm tam mükellef gerçek kişiler için geçerli olup dar mükellef kişiler için beyan edilmeyecek düzenlemenin yer aldığı 86/2 maddesinde tevkifata tabi gayrimenkul sermaye iradının beyan edilmeyeceği hüküm altına alınmıştır. Buna göre dar mükellef gerçek kişiler tarafından Türkiye’de bulunan taşınmazların konut olarak kiraya verilmesi neticesinde elde edilen hasılatlar istisna haddi altında kalsa bile beyan edilmesi gerekmektedir.  Ancak 11.02.2004 tarihinde yayımlanan 16 No’lu Gelir Vergisi Sirküleri’nin 3.3. bölümünde dar mükellef gerçek kişilerin tevkif yoluyla vergilendirilmemiş konut kira gelirleri ile ilgili olarak istisna tutarının aşılması halinde yıllık beyanname verileceği belirtildiğinden dar mükelleflerce gayrimenkulün konut olarak kiraya verilmesi neticesinde istisna haddi altında elde edilen kazançlar beyan edilmeyecektir.

-İstisna haddi üzerinde konut kira geliri elde edilmesi halinde istisna ve gider sonrası tutarın GVK’nın 85’inci maddesi gereğince yıllık beyanname ile beyan edilecektir.

-Tevkifata tabi gayrimenkul sermaye iradının elde edilmesi halinde GVK’nın 86/2 maddesi gereğince bu gelirler beyan edilmeyecektir.

-Tevkifata ve istisnaya konu olmayan gayrimenkul sermaye iradının elde edilmesi halinde herhangi bir hadle kıyaslama yapılmaksızın tamamı beyan edilecektir.

II.6. Menkul Sermaye İradı

Gelir Vergisi Kanunu’nun 75’inci maddesinin birinci fıkrasında sahibinin ticari, zirai veya mesleki faaliyeti dışında nakdi sermaye veya para ile temsil edilen değerlerden müteşekkil sermaye dolayısıyla elde ettiği kar payı, faiz, kira ve benzeri iratların menkul sermaye iradı olduğu, ikinci fıkrasında bentler halinde sayılan iratların da menkul sermeye iradı olduğu hüküm altına alınmıştır.

GVK’nın 75/3 maddesi gereğince aynı maddede sayılan iratlar, bunları sağlayan sermaye sahibinin ticari faaliyetine bağlı bulunduğu takdirde, ticari kazancın tespitine ilişkin hükümler çerçevesinde vergilendirilecektir.

II.6.1. Tam ve Dar Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Menkul Sermaye İratları

Tam ve dar mükellef gerçek kişilerce elde edilen menkul sermaye iratlarının beyan durumu aşağıdaki tabloda özetlenmiştir.

2021 Yılında Elde Edilen Menkul Sermaye İratlarının Beyan Durumu
İradın Cinsi Tam Mükellefler Dar Mükellefler  
Kar Payları Yarısı istisna olup diğer yarısı vergiye tabi gelir toplamı 53.000 TL’yi aşması halinde beyan edilecektir. Beyan Edilmeyecektir.

 

 
31.12.1998 Dönemi ve Önceki

Karların Dağıtılması

Beyan Edilmeyecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
01.01.1999-31.12.2002 Hesap

Dönemlerinde Elde Edilen, Kurumlar

Vergisinden İstisna Edilmiş

Kazançların Dağıtımı

Kar paylarının net tutarına elde edilen kâr payının 1/9’u eklendikten sonra, bulunan tutarın yarısı vergiye tabi gelir toplamı 53.000 TL’yi aşması halinde beyan edilecektir.

 

Beyan Edilmeyecektir.  
Diğerleri (Kurucu hisse senetleri, katılma intifa senetleri ve diğer intifa hisse senetleri) Yarısı istisna olup diğer yarısı vergiye tabi gelir toplamı 53.000 TL’yi aşması halinde beyan edilecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Sermayeye Eklenen Kar Beyan Edilmeyecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
İştirak Hisseleri Yarısı istisna olup geri kalan diğer yarısı vergiye tabi gelir toplamı 53.000 TL’yi aşması halinde beyan edilecektir. Beyan Edilmeyecektir.

 

 
Kontrol Edilen Y. Kurumlardan Elde

Edilen Kar Payları

2.800 TL’yi geçmesi halinde beyan edilecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Kurumların İdare Meclisi Başkan ve Üyelerine Verilen Kâr Payları Yarısı istisna olup geri kalan diğer yarısı vergiye tabi gelir toplamı 53.000 TL’yi aşması halinde beyan edilecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Devlet Tahvili ve Hazine Bonosu Faiz Geliri (TL Cinsinden) 

(01.01.2006 Tarihinden Önce İhraç Edilen)

Beyan Edilmeyecektir. (İndirim Oranı 1’den büyük) Beyan Edilmeyecektir.  
Devlet Tahvili ve Hazine Bonosu Faiz

Geliri (TL Cinsinden) 

(01.01.2006 Tarihinden Sonra İhraç Edilen)

Beyan Edilmeyecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Euro Tahvil (Eurobond) Dönemsel

Getirileri

(2006 öncesi ve sonrasının önemi yok)

Vergiye tabi gelir toplamı 53.000 TL’yi aşması halinde beyan edilecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Özel Kesim Tahvil, Finansman

Bonosu (01.01.2006 Tarihinden Önce İhraç Edilen)

Beyan Edilmeyecektir. (İndirim Oranı 1’den büyük) Beyan Edilmeyecektir.  
Özel Kesim Tahvil, Finansman

Bonosu (01.01.2006 Tarihinden Sonra

İhraç Edilen)

Beyan Edilmeyecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Kira Sertifikalarından Elde Edilen Gelirler Beyan Edilmeyecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Mevduat Faizleri (Yurt içi) Beyan Edilmeyecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Yurt Dışı (Mevduat Faizleri) (off-shore bankacılık) ( repo, kar payı vb.) 2.800 TL’yi geçmesi halinde beyan edilecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Kar Ve Zarara Katılma Hesabı Karşılığında Ödenen Kar Payları Beyan Edilmeyecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Repo Kazançları Beyan Edilmeyecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Hisse Senetleri Ve Tahvillerin Vadesi

Gelmemiş Kuponlarının Satışı

2.800 TL’yi geçmesi halinde beyan edilecektir. 2.800 TL’yi geçmesi halinde beyan edilecektir.  
Hisse Senetleri Ve Tahvillerin Vadesi Gelmemiş Kuponlarının Satışı (2006 sonrası ihraç ve iktisap, Banka aracılığıyla elde çıkarılmışsa) Beyan Edilmeyecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
İştirak Hisselerinin Sahibi Adına

Henüz Tahakkuk Etmemiş Kar Paylarının Devir Ve Temliki

2.800 TL’yi geçmesi halinde beyan edilecektir. 2.800 TL’yi geçmesi halinde beyan edilecektir.  
Her Çeşit Senetlerin İskonto Edilmesi Karşılığında Alınan İskonto Bedelleri 2.800 TL’yi geçmesi halinde beyan edilecektir. 2.800 TL’yi geçmesi halinde beyan edilecektir.  
Her Türlü Alacak Faizi 2.800 TL’yi geçmesi halinde beyan edilecektir. 2.800 TL’yi geçmesi halinde beyan edilecektir.  
Avans Kâr Payı Yarısı istisna olup geri kalan diğer yarısı vergiye tabi gelir toplamı 53.000 TL’yi aşması halinde beyan edilecektir. Beyan Edilmeyecektir.  
Emekli Sandıkları, Yardım Sandıkları

İle Emeklilik/ Sigorta Şirketleri Tarafından Yapılan Ödemeler

Beyan Edilmeyecektir. Beyan Edilmeyecektir.  

 

II.7. Diğer Kazanç ve İratlar

Gelir Vergisi Kanunu’nun 80’inci maddesinde, ilk altı gelir unsurunun kapsamına girmeyen kazançların diğer kazanç ve iratlar kapsamında değerlendirileceği ve bu kapsamdaki kazanç ve iratların; “değer artış kazancı” ve “arızi kazanç” olarak iki kazanç unsurunu ihtiva ettiği hüküm altına alınmıştır.

Kanun’un 80’inci maddesinde yer alan hüküm, her ne kadar ilk altı gelir unsurunun kapsamına girmeyen gelirlerin tamamının diğer kazanç ve irat olarak vergilendirileceğini akla getirse de; mükerrer 80, 81, mükerrer 81 ve 82’nci maddelerinde yapılan düzenlemelerle diğer kazanç ve iratlar kapsamında vergilendirilecek gelir unsurları bentler halinde sayılarak belirtilmiştir. Buna göre diğer kazanç ve iratlar kapsamına giren gelirler; “değer artışı kazançları” ve “arızi kazançlar” olmak üzere iki ayrı grup olarak ele alınmıştır. Bu iki gruba girmeyen gelirler Gelir Vergisi Kanunu yönünden diğer kazanç ve iratların konusu dışında kalacaktır.

Değer artışı kazançları Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 80’inci maddesinde altı bent halinde sayılmıştır. Gelir Vergisi Kanunu’nun 82’nci maddesi arızi kazançları düzenlemiştir.

II.7.1. Tam Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Diğer Kazanç ve İratlar

Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 80’inci maddesine göre taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçlarına ait ticari plakaların elden çıkarılmasından doğan kazançların tamamı ile bir takvim yılında elde edilen değer artışı kazancının, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlananlar hariç, 2021 yılı için 18.000 TL’si gelir vergisinden müstesnadır.

Buna göre istisna haddi içinde kalan değer artış kazançları beyan edilmeyecektir.

Gelir Vergisi Kanunu’nun 82’nci maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre bir takvim yılında aynı maddenin (1), (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde yazılı olan arızi kazançlar (henüz başlamamış olan ticarî, ziraî veya meslekî bir faaliyete hiç girişilmemesi ile ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen kazançlar hariç) toplamının 2021 yılı için 43.000 TL tutarındaki kısmı gelir vergisinden müstesnadır.

Buna göre istisnaya tabi arızi kazançlar şunlardır:

  • Arızî olarak ticarî muamelelerin icrasından veya bu nitelikteki muamelelere tavassuttan elde edilen kazançlar.
  • Ticarî veya ziraî bir işletmenin faaliyeti ile serbest meslek faaliyetinin durdurulması veya terk edilmesi, karşılığında elde edilen hâsılat,
  • Gayrimenkullerin tahliyesi veya kiracılık hakkının devri karşılığında alınan tazminatlar ile peştamallıklar, (kiracıya ait tesisat ve malların tahliye ve devri sırasında kiralayan veya yeni kiracıya devrinde doğan kazançlar dahil)
  • Arızî olarak yapılan serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla tahsil edilen hâsılat.

Mükellef birden fazla arızi kazanç kapsamında hasılat elde etmiş olsa bile istisna, kazancın toplamına uygulanacak olup; her bir kazanç için istisna tutarı ayrı ayrı dikkate alınmayacaktır.

Buna göre istisna haddi içinde kalan arızi kazançlar beyan edilmeyecektir.

II.7.2. Dar Mükellef Kişilerce Beyan Edilmeyecek Diğer Kazanç ve İratlar

GVK’nın 7’nci maddesine göre dar mükellefiyete diğer kazanç ve iradın elde edilmesinde, bu kazanç veya iratları doğuran işin veya muamelenin Türkiye’de ifa edilmesi veya Türkiye’de değerlendirilmesi halinde bu kazanç ve iratlar Türkiye’de elde edilmiş sayılacaktır.

Dar mükellefiyette istisna hadlerinin altında kalan tevkifatsız diğer kazanç ve iratlar için beyanname verilmeyecektir. İstisna haddinin üzerinde tevkifatsız diğer kazanç ve irat elde edilmesi halindeyse aşan kısım için beyanname verilecektir.

Tevkifatsız diğer kazanç ve iratlardan başka geliri bulunmayan dar mükellef gerçek kişiler Gelir Vergisi Kanunu’nun 101’inci maddesi mucibince münferit beyanname vereceklerdir. Öte yandan dar mükelleflerin diğer kazanç ve iratlarına ilaveten Türkiye’de elde edilmiş ticari, zirai, mesleki kazançlarından bir veya birkaçının bulunması ve/veya tevkif suretiyle vergilendirilmemiş ücret ve gayrimenkul sermaye iradının bulunması durumunda gelirini yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edecektir. Bununla birlikte; diğer kazanç ve iratlardan Türkiye’de tevkif suretiyle vergilendirilmiş olanları var ise bunlar için, GVK’nın 86/2 maddesi gereğince yıllık veya münferit beyanname verilmeyecektir. Bu durumda başkaca geliri bulunan dar mükelleflerin yıllık beyanname vermeleri gerekiyorsa tamamı Türkiye’de tevkif suretiyle vergilendirilmiş diğer kazanç ve iratlar yıllık beyannameye dâhil edilmeyecektir. Diğer kazanç ve iratlardan Türkiye’de tevkif suretiyle vergilendirilmemiş olanlarının ise bu durumda yıllık beyannameye ithal edileceği tabiidir.[5]

III. SONUÇ

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu gereğince gerçek kişiler tarafından bir takvim yılında elde edilen ve aynı Kanun’un 2’nci maddesinde sayılan kazanç ve iratlar vergilendirilmektedir. Kanun’un 2’nci maddesinde sayılan kazanç ve iratların beyanı esas olmakla birlikte Kanun’un 86’ncı maddesinde tam ve dar mükellef gerçek kişilerce beyan edilmeyecek kazanç ve iratlar düzenlenmiştir.

 

 

KAYNAKÇA

193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu

16 No’lu Gelir Vergisi Sirküleri

Beyanname Düzenleme Rehberi

Hakan DEĞİRMENCİ ve Abdullah SAĞLAM, “Uygulama Örnekleriyle Gelirin Toplanması Ve Beyanı”, Vergi Raporu Dergisi. Sayı 258. Mart 2021

Hakan DEĞİRMENCİ. “Vergiye Tabi Gelir Toplamı İle İlgili Yapılan Son Değişikliğin Değerlendirilmesi”. Vergi Raporu Dergisi. Sayı 254. Kasım 2020

Gelir İdaresi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Daire Başkanlığı. Ücret Geliri Elde Edenler İçin Vergi Rehberi. Yayın No:352. 2020. Erişim 28.01.2021

 

[1] Hakan DEĞİRMENCİ ve Abdullah SAĞLAM, “Uygulama Örnekleriyle Gelirin Toplanması Ve Beyanı”, Vergi Raporu Dergisi. Sayı 258. Mart 2021. s.173

[2] Gelir İdaresi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Daire Başkanlığı. Ücret Geliri Elde Edenler İçin Vergi Rehberi. Yayın No:352. 2020. Erişim 28.01.2021

[3] 07.12.2019 tarih ve 30971 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

[4] Hakan DEĞİRMENCİ. “Vergiye Tabi Gelir Toplamı İle İlgili Yapılan Son Değişikliğin Değerlendirilmesi”. Vergi Raporu Dergisi. Sayı 254. Kasım 2020. s.84

[5] Beyanname Düzenleme Rehberi, Vergi Müfettişleri Derneği, Ankara 2021,s.493

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir