Varlık Barışı ve İnceleme Sürecine Etkisi
I.GİRİŞ
Bilindiği üzere 7256 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarıyla, gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazları bildirilmesi ve kayıt altına alınması imkânı getirilmiştir.
Söz konusu kanunun 21’inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununa eklenen geçici 93’üncü maddede yeni varlık barışı düzenlemesine yer verilmiş olup, 7256 Sayılı Kanun ile 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununa eklenen geçici 93’üncü madde hükümlerinin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar ise 1 Seri No’ lu Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Tebliğ ile belirlenmiştir.
Bu makalemizde Varlık Barışı hususuna genel hatlarıyla değinilecek olup, Varlık Barışı 7256 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun bağlamında açıklanacak ve söz konusu kanun kapsamında bildirim ve beyanda bulunulmasının vergi incelemesine etkisi ele alınacaktır.
II.VARLIK BARIŞI VE ŞARTLARI
II.1. Varlık Barışı Kapsamına Giren Varlıklar
7256 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunla;
– Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları,
– Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan; para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar için Varlık Barışından yararlanılabilecektir.
II.2. Bildirim Tarihi
– Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını, bu maddedeki hükümler çerçevesinde 30/6/2022[1] tarihine kadar Türkiye’deki banka veya aracı kuruma bildiren gerçek ve tüzel kişiler, söz konusu varlıkları serbestçe tasarruf edebilirler.
Birinci fıkra kapsamına giren varlıklar, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 30/6/2022 tarihine kadar kapatılmasında kullanılabilir. Bu takdirde, defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye’ye getirilme şartı aranmaksızın bu madde hükümlerinden yararlanılır.
Bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması hâlinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla bu madde hükümlerinden yararlanılır.
– Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan; para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar da 30/6/2022 tarihine kadar vergi dairelerine bildirilecektir.
Bu hükümden faydalanılabilmesi için bildirilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde Türkiye’ye getirilmesi veya Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi şarttır.
II.3. Varlık Barışında Bildirilen ve Beyan Edilen Varlıkların Dönem Kazancı Karşısındaki Durumu
213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükellefler, 7256 sayılı kanun kapsamında Türkiye’ye getirilen varlıklarını, dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın işletmelerine dâhil edebilecekleri gibi aynı varlıkları vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate almaksızın işletmelerinden çekebileceklerdir.
Yukarıda belirtildiği üzere, gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlar, 30/6/202 tarihine kadar vergi dairelerine bildirilebilecektir. Bildirilen söz konusu varlıklar 30/6/2022 tarihine kadar, dönem kazancının tespitinde dikkate alınmaksızın kanuni defterlere kaydedilebilir. Bu takdirde, söz konusu varlıklar vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilir. Bu fıkra kapsamında bildirilen taşınmazların ayni sermaye olarak konulmak suretiyle işletme kayıtlarına alınması hâlinde, sermaye artırım kararının bildirim tarihi itibarıyla alınmış olması ve söz konusu kararın bildirim tarihini izleyen onuncu ayın sonuna kadar ticaret siciline tescil edilmesi kaydıyla, bu madde hükümlerinden faydalanılabilir.
Türkiye’ye getirilen veya kanuni defterlere kaydedilen varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmeyecektir.
II.4. Bildirilen Varlıklar İçin Amortisman ve Gider Uygulaması
Bildirim konusu yapılarak kanuni kayıtlarına intikal ettirilen taşınmazlar hakkında amortisman uygulanmayacaktır.
Kayıtlara alınan bu varlıkların daha sonra elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gelirin veya kurum kazancının tespitinde gider veya indirim konusu yapılamayacaktır.
III.VARLIK BARIŞININ VERGİ İNCELEMESİNE ETKİSİ
Varlık Barışının vergi inceleme sürecine etkisini aşağıdaki gibi özetleyebiliriz.
1- 213 sayılı Kanun kapsamında incelemeye alınan veya incelemesi devam eden mükellefler 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun geçici 93’üncü maddesi kapsamında bildirim ve beyanda bulunamayacaktır.
2- Bildirimde/beyanda bulunan mükellefler hakkında sadece bildirim/beyan konusu işlemlerle ilgili vergi incelemesi yapılamayacak olup, bu durum mükellefler hakkında diğer konularda vergi incelemesi yapılmasına engel teşkil etmeyecektir.
3- Bildirilen veya beyan edilen varlıkların konusu dışındaki nedenlerle yapılan vergi incelemelerinde ise anılan düzenlemeden Kanunen yararlanabilmesi mümkün olan mükelleflerce yapılan bildirimlere/beyanlara ilişkin ödenen vergilerin inceleme sonucu ortaya çıkan matrah farkı başta olmak üzere diğer vergilerden hiçbir suretle mahsup edilemeyecektir.
4- Vergi incelemesine alındıktan sonra veya inceleme devam ederken geçici 93’üncü madde hükümlerinden yararlandırılan mükelleflerin bu kapsamdaki bildirim ve beyanlarının iptal edilmesi gerekmektedir.
IV.SONUÇ
Makalemizde genel hatları ile değinmeye çalıştığımız üzere, Varlık Barışı ile gerçek ve tüzel kişilerin yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarıyla, gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazları bildirilmesi ve kayıt altına alınması imkânı getirilmiştir.
Burada dikkat edilmesi gereken Varlık Barışından yararlanmanın incelemenin kapsamı karşısındaki durumudur. 213 sayılı Kanun kapsamında incelemeye alınan veya incelemesi devam eden mükellefler 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun geçici 93’üncü maddesi kapsamında bildirim ve beyanda bulunamayacaktır. Öte yandan bildirimde/beyanda bulunan mükellefler hakkında sadece bildirim/beyan konusu işlemlerle ilgili vergi incelemesi yapılamayacak olup, bu durum mükellefler hakkında diğer konularda vergi incelemesi yapılmasına engel teşkil etmeyecektir.
KAYNAKÇA
7256 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
1 Seri No’lu Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Tebliğ
[1] 31 Aralık 2021 tarihli ve 31706 sayılı 6’ncı Mükerrer Resmi Gazete’ de yayımlanan 5058 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile ‘’Varlık Barışı’’ kapsamındaki süreler 30 Haziran 2022 tarihine kadar uzatıldığı ilan edilmiştir.
“213 sayılı Kanun kapsamında incelemeye alınan veya incelemesi devam eden mükellefler 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun geçici 93’üncü maddesi kapsamında bildirim ve beyanda bulunamayacaktır.”
Bu cümleyi neye dayanarak yazdınız?