Vergi Davalarında Dava Dilekçesinin Önemi ve Dava Dilekçesi Örneği
I.GİRİŞ
Kamu gücü kullanmak suretiyle, tek yanlı irade açıklaması ile kişiler üzerinde hukuki etki doğuran işlemler yapan; eylemler icra eden idarenin bağımsız yargı organları tarafından denetlenmesi, hukuk devletinin bir gereği olarak kabul edilmektedir.
İdarenin yargısal denetimi, bireyin devlet karşısında zayıf konumda olması ve bu sebeple korunması düşüncesinden kaynaklanmaktadır. Her şeyden önce bu yolla eylem ve işlemleri yargı denetimine tâbi olan idare, keyfi ve hukuka aykırı davranışlardan kaçınmaya, hukukun içinde hareket etmeye zorlanır. Dahası bireyler, bu denetim sayesinde idarenin hukuka aykırı davranışlarına karşı korunmuş olurlar.
Vergilendirme ise, devletin kamu gücünü en geniş olarak kullandığı tek taraflı olarak irade açıklaması ile kişilerden ve kurumlardan kanunla belirlenen şekilde kamusal hizmetlerin yapılabilmesi amacıyla para almaktır.
Genel olarak bir kişinin hakkı zedelendiğinde onu korumak zorunluluğu doğar ve bunun en meşru yolu hakkın korunmasını mahkemeler vasıtası ile isteyebilmektir. Türk Hukuk sisteminin yazılı yargılama sistemi gereği olarak davanın açılabilmesi için bir dava dilekçesinin düzenlenerek mahkemeye sunulması gerekir. Bu sebeple dava dilekçesi yargılamanın en önemli unsurlarından birini oluşturur.
II.VERGİ DAVASINDA UYULMASI GEREKEN USULLER
Vergi davası kavramı, çözümünde vergi yargısının görevli olduğu uyuşmazlıkları gösterir biçimde kullanılmıştır. Vergi davalarının kuramsal niteliği belirlenmeye çalışılırken, öncelikle, Türk İdari Yargı kodunu oluşturan “2575 sayılı Danıştay Kanunu”, “2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemeleri Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun” ile “2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Hakkında Kanun” dikkate alınmalıdır; ancak, bu çaba içerisinde “213 sayılı Vergi Usul Kanunu” da sayılan yasal düzenlemeler ile birlikte değerlendirilmelidir. 2575, 2576 ve 2577 sayılı Kanunlar ile “vergi davası” kavramı, idari dava türleri içinde açıkça belirlenemeyen bir konuma yerleştirilmiştir. Bu nedenle mevzuat hükümleri, vergi davasının kuramsal niteliği konusunda, öğreti ve yargı kararlarının katkısına büyük ölçüde gereksinim duyar.
Vergi davasının konusu ve kapsamı, vergi yargısının görev alanına giren vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlerin tahsil aşamasındaki uyuşmazlıklar ile ikmalen, re’sen, idarece tarh edilen ya da bir başka şekilde ek tahakkuk konusu yapılan vergilerle bunlara ait ceza, faiz ve zamlara karşı açılan davaları gösterir. Vergilendirme sürecinde sayılanlar dışında pek çok durumda vergi davası ile karşılaşılabilir. (1)
III.VERGİ DAVASINDA DAVA DİLEKÇELERİ NASIL OLMALI
Bir vergi davalarında ise dikkat edilmesi gereken en önemli hususlardan birisi vergi dava dilekçelerinin İdari Yargılama Usul Kanununa uygun hazırlanmasıdır. Vergi davalarına ilişkin dilekçelerde yapılabilecek hatalar ciddi anlamda hak kayıplarına sebep olabilmektedir.
İdari dava açılması gereken durumlarda, dilekçe içerisinde bulunması gereken zorunlu unsurlar 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 3. maddesinin ikinci fıkrasında belirtilmiştir.
İdari dava dilekçesi örneği hazırlarken aşağıdaki hususlarda dikkat edilmelidir:
- Tarafların isim ve soyisimleri, tüzel kişiler ise ünvanları, sicil numaraları, adresleri; gerçek kişiler olması halinde Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Numaraları,
- Tarafların vekilleri var ise ad-soyadları ve adresleri,
- Dava konusu, dava dayanağı, sebepleri ve deliller,
- Dava konusu yapılan idari işlemin bildirim tarihi,
- Harç, vergi, resim gibi mali yükümlülükler ve bunlara ait ceza ve zamlarına ilişkin davalarla tam yargı davalarında uyuşmazlık miktarı,
- Dava konusu vergiye ilişkin ve vergi davası söz konusu ise verginin ve vergi cezasının türü ve yılı,
- İhbarname tarihi, numarası ve mükellef hesap numarası.
Yukarıda yazılı olan hususlar muhakkak dava dilekçesine yazılmalıdır.
İlk İnceleme İdari davalar açıldığında mahkemelerce, uyuşmazlığın esası incelenmeye geçmeden önce, dava dilekçeleri, bu incelemenin yapılıp yapılamayacağı bakımından bir ilk incelemeye konu edilir. İdari davalar 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. Maddesine göre sırayla;
“a) Görev ve yetki,
- b) İdarî merci tecavüzü,
- c) Ehliyet,
- d) İdarî davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı,
- e) Süre aşımı,
- f) Husumet,
- g) 3 ve 5 inci maddelere uygun olup olmadıkları,” yönlerinden incelenir.
Buna göre açılmış olan dava, yukarıda bahsedilen kanun maddeleri yönünden vergi mahkemesince öncelikle dikkate alınır.
Bahsedilen sorunların yaşanmaması adına teknik bir alan olan vergi davalarında bu konuda uzman vergi avukatı yardımı alarak hareket etmek daha doğru olacağı aşikâr olup, aşağıda yol göstermesi bakımından örnek bir vergi dava dilekçesi hazırlanmıştır.
……VERGİ MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA
DAVACI: Ad Soyad, TC No, Tüzel Kişiler için ad ve ünvanı VEKİLİ: Av. ……. Adres DAVALI: ….Vergi Dairesi Başkanlığı –Adres (davalı idarenin bulunduğu ilin yazılması yeterlidir) KONU: …Tarih Ve ….Sayılı İptali Talebidir. DAVAYA KONU ………..: TÜRÜ: MİKTARI: DÖNEMİ TEBLİĞ TARİHİ: Normal tebligat yapıldıysa bu tarih belirtilmelidir. e- tebligat yapıldıysa bunun e -tebligat olduğu mutlaka belirtilmelidir. Çünkü e tebligat halinde 5 günlük ek süre gündeme gelebilir. MÜKELLEF HESAP NO: 1-TALEP KONUSU Bu bölümde kısaca maddi vaka anlatılır. Talep konusu belirtilir. 2-AÇIKLAMALAR Mükellefin durumu ve dava açılana kadar ki maddi olay zincirine yer verilir. Davaya konu işlemin hukuka aykırılık nedenleri belirtilip, Emsal Danıştay kararları gösterilir. HUKUKİ SEBEPLER: Davanın dayandığı kanunlar belirtilir. 3-TALEP SONUCU: Yukarıda açıklanan ve re’sen gözetilecek nedenlerle dava konusu …………. iptaline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı idareye yükletilmesine karar verilmesini saygılarımla talep ederim.
EK: – Davacı Ad-Soyadı
|
KAYNAKÇA:
Türkiye Barolar Birliği Dergisi,
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu,
İlgili İdari Düzenlemeler
1[1] TBB DERGİ
[2] 2577 SAYILI KANUN