VI.TEMİNAT ve İNDİRİMLİ TEMİNAT

Şartlı muafiyet sistemi çerçevesinde dâhilde işleme izin belgesi/dâhilde işleme izni kapsamında yapılacak ithalattan doğan vergi, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda belirtilen esaslar çerçevesinde teminata tabidir. Ancak, şartlı muafiyet sistemi çerçevesindeki dâhilde işleme izin belgesi/dâhilde işleme izni kapsamında yapılan ithalatta uygulanan teminat oranı Bakanlıkça (İhracat Genel Müdürlüğü), bu ithalattan doğan vergi tutarının 2 (iki) katına kadar artırılabilir. İthalatta alınması gereken vergi, yurt içi alımlarda ise Bakanlık ve/veya ilgili kuruluşlarca belirlenen tutar üzerinden teminat alınır.

Teminat; para, bankalar tarafından verilen teminat mektupları, Hazine tahvil ve bonoları, unsurlarından biri veya birkaçından oluşabilir.

Firmalar kendi durumlarına göre belge kapsamında yapacakları ithalatların vergilerine istinaden verecekleri teminatı indirimli olarak yapabilirler. İndirimli teminat verebilmek için ve uygulanacak oranlarda aşağıdaki şartlar aranmaktadır.

  • İndirimli teminat uygulaması çerçevesinde; Yetkilendirilmiş yükümlü sertifikası sahibi firmalar veya belge/izin müracaat tarihinden önceki iki takvim yılı içerisinde herhangi bir yıl asgari 25 (yirmibeş) milyon ABD Doları tutarında ihracat yapan onaylanmış kişi statü belgesi sahibi imalatçı firmaların dahilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni kapsamında yapacakları ithalatta, iki yıl süresince bu ithalattan doğan verginin %1’inin,
  • Belge/izin müracaat tarihinden önceki iki takvim yılı içerisinde herhangi bir yıl 5 (beş) milyon ABD Doları tutarı (bu tutar dahil) ile 25 (yirmibeş) milyon ABD Doları tutarı arasında ihracat yapan onaylanmış kişi statü belgesi sahibi imalatçı firmaların dahilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni kapsamında yapacakları ithalatta, iki yıl süresince bu ithalattan doğan verginin %5’inin,
  • Onaylanmış kişi statü belgesi sahibi firmaların dahilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni kapsamında yapacakları ithalatta, bu ithalattan doğan verginin %10’unun,
  • Onaylanmış kişi statü belgesi sahibi olmayan dış ticaret sermaye şirketleri ile sektörel dış ticaret şirketlerinin belge/izin müracaat tarihinden önceki takvim yılı içerisinde gerçekleştirdikleri ihracat kadar dahilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni kapsamında yapacakları ithalatta, bu ithalattan doğan verginin %10’unun,
  • İmalatçı-ihracatçıların, belge/izin müracaat tarihinden önceki dört yıl içerisinde düzenlenmiş, ihracat taahhüdü kapatılmış, dahilde işleme izin belgeleri ve 27/1/2005 tarihinden sonra düzenlenen dahilde işleme izinleri kapsamında sanayi ürünleri için toplam 1 (bir) Milyon ABD Dolarından tarım ve işlenmiş tarım ürünleri için toplam 500 (beşyüz) Bin ABD Dolarından az olmamak kaydıyla gerçekleştirdikleri ihracat kadar belge/izin kapsamında yapacakları ithalatta, bu ithalattan doğan verginin %10’unun,
  • Son üç takvim yılı itibarıyla ihracatı her bir yıl için 5 (beş) Milyon ABD Dolarını geçen veya son beş takvim yılı itibarıyla ihracatı her bir yıl için 1 (bir) Milyon ABD Dolarını geçen ihracatçıların, belge/izin müracaat tarihinden önce dört yıl içerisinde düzenlenmiş, ihracat taahhüdü kapatılmış, dahilde işleme izin belgeleri ve 27/1/2005 tarihinden sonra düzenlenen dahilde işleme izinleri kapsamında sanayi ürünleri için toplam 1 (bir) Milyon ABD Dolarından tarım ve işlenmiş tarım ürünleri için toplam 500 (beşyüz) Bin ABD Dolarından az olmamak kaydıyla gerçekleştirdikleri ihracat kadar belge/izin kapsamında yapacakları ithalatta, bu ithalattan doğan verginin %10’unun,

teminat olarak yatırılması kaydıyla, gümrük idaresince ithalatın gerçekleştirilmesine izin verilir.

Ancak, BİLGE (Bilgisayarlı Gümrük Etkinlikleri) Sistemine dahil olmayan gümrük idarelerinden yapılacak ithalatta indirimli teminat uygulanmaz. Geçici veya kati anti-damping vergisi veya sübvansiyon vergisine tabi eşyanın ithalatında anti-damping ve sübvansiyon vergisine indirimli teminat uygulanmaz, bunun dışında bu ithalattan doğan vergi, bu fıkra çerçevesinde indirimli teminat uygulamasından yararlandırılır. Geçici veya kati anti-damping vergisi veya sübvansiyon vergisine tabi eşyanın ithalatında uygulanan teminat oranı Bakanlıkça (İhracat Genel Müdürlüğü), bu ithalattan doğan vergi tutarının 2 (iki) katına kadar artırılabilir.

VII.DÖVİZ KULLANIM ORANI

Yazımızın önceki bölümlerinde anlatıldığı üzere DİR sistemi, temelinde ihracatı artırmak amacıyla kurgulanmış bir sistemdir. Bu amaçla firmalara verilecek belgelerde yapılacak ihracat tutarının ithalat tutarından daha fazla olması şartı aranır. İşte ithalatın ihracata olan oranı basit anlamda Döviz Kullanım Oranını ifade eder.

Daha detaylı bir ifadeyle dâhilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni kapsamındaki CIF ithal (yurt içi alımlar hariç) tutarının FOB ihraç tutarına (ikincil işlem görmüş ürünün serbest dolaşıma giriş rejimi hükümlerine göre ithalatının yapılması halinde bu ürünün gümrük kıymeti dahil) olan yüzde oranına Döviz Kullanım Oranı denir.

Döviz kullanım oranı %80 oranını geçmemek üzere ilgili bakanlıkça belirlenir. Şu anda güncel bakanlık uygulamasında bu oran % 65 olarak uygulanmaktadır.

VIII.YURTİÇİNDEN ALIMLAR ve TECİL/TERKİN MÜESSESESİ

Dâhilde işleme izin belgesi kapsamında ihracı taahhüt edilen işlem görmüş ürünün elde edilmesinde kullanılan hammadde, yardımcı madde, yarı mamul, mamul, değişmemiş eşya ve ambalaj malzemeleri, ithal edilebileceği gibi, yurt içinden de temin edilebilir.  Belge kapsamında katma değer vergisinde tecil-terkin sistemine istinaden eşya alımı ve ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından alım yapılabilir.

Belge kapsamında ihraç edilmek üzere yurt içinden temin edilen eşya, DİR Uygulama tebliği kapsamında (3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu hükümleri saklı kalmak kaydıyla) ithal eşyası gibi değerlendirilir.

Ancak, belge kapsamında yurt içinden temin edilen eşya için, bu Tebliğin ikincil işlem görmüş ürüne ve döviz kullanım oranına ilişkin hükümleri uygulanmaz.

Dahilde işleme izin belgesi kapsamındaki yurt içi alımın, belge süresi içerisinde gerçekleştirilmesi gerekir. Ancak, işlem görmüş ürünün ihracının gerçekleştiğinin belgelenmesi kaydıyla, süresi sona erse dahi dahilde işleme izin belgesi kapsamında ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından belge süresinden sonra da yurt içi alım yapılabilir.

Önceden ihracatın gerçekleştiğinin belgelenmesi kaydıyla, belge kapsamında ilgili kamu kurum ve kuruluşlarından yurt içi alımın yapılmasına imkan bulunmaması halinde, ilgili bölge müdürlüğünün uygun görüşünün olması kaydıyla Bakanlıkça (İhracat Genel Müdürlüğü), bu durumun tespitinden itibaren belgeye azami 6 (altı) ay ek süre verilmek suretiyle ithalat yapılmasına izin verilebilir.

Belge kapsamında katma değer vergisinde tecil-terkin sistemi çerçevesindeki alımlar, bu Tebliğ ile 26/4/2014 tarihli ve 28983 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliği hükümlerine istinaden yapılır. Bu kapsamda, katma değer vergisinde tecil-terkin sistemine istinaden yurt içinden eşya alımından önce eşdeğer eşyadan elde edilen işlem görmüş ürünün ihracı halinde, buna tekabül eden eşya belge süresi sonuna kadar katma değer vergisinde tecil-terkin sistemi çerçevesinde yurt içinden temin edilebilir.

IX.ARACI İHRACATÇI ile İHRACAT

Dâhilde İşleme İzin Belgelerinde Aracı ihracatçı kullanımı, belge kapsamında belge sahibi dışında başka bir firma kanalı ile ihracat yapılmasını ifade eder.

Belge sahibi olabilmek için mutlak suretle İmalatçı ve/veya Yan Sanayici tanımlanmış olması mutlak suretle şarttır. Sadece imalatçı kimliğine sahip olan belge sahibi firma, aracı ihracatçı tanımlatmak sureti ile belgesi kapsamında ihracat taahhüdünü yerine getirebildiği gibi İmalatçı-İhracatçı kimliğine sahip firma da belgesine bir veya birden fazla aracı ihracatçı tanımlatması halinde ihracat taahhüdünü yerine getirebilir.

Belge kapsamında aracı ihracatçı marifeti ile ihracat yapabilmek için protokol yapılmasına gerek yoktur.

Belge sahibi, ihracatçı firmaya nihai ürünü sahip olduğu belge kapsamında İhraç etmek üzere “İhraç Kayıtlı” olarak verir. Aracı İhracatçı firmalar genellikle Dış Ticaret şirketleri olmaktadırlar. Bir anlamda belge sahibi firmanın pazarlama şirketi statüsünde çalışıyorlar şeklinde de düşünülebilir.

Belge süresi içerisinde istenildiği zaman bir veya birden fazla aracı ihracatçı tanımlanabildiği gibi, istenildiği zaman gerekli şartlar yerine getirilmek kaydıyla eklemeler, değişiklikler veya iptaller yapılabilmektedir.

Bu yöntem kullanılarak yapılan ihracatlar hem DİİB sahibi firma için hem de ihracatı yapacak aracı ihracatçı firma için iki önemli unsurda fayda sağlamaktadır. Belge sahibi açısından belge kapsamındaki ihracat taahhüdü daha hızlı ve ekstra yurtdışı pazarlama çabasına gerek kalmadan yerine getirilmekte, aracı ihracatçı tarafından da satın alınan ürünler “ihraç kayıtlı” olarak alındığından KDV ödenmediğinden, KDV’nin firmaya yükleyeceği finansman yükünden kurtulmuş olunmaktadır.

X.TEMSİLCİ ARACILIĞI ile İTHALAT

2006/12 sayılı Dahilde işleme rejimi Tebliğinde, Dahilde İşleme İzin Belge kapsamında ithalatın  temsilci ithalatçı marifeti ile yapılması imkanı tanınmıştır. Temsilci ithalatçı, belge kapsamında belge sahibi dışında başka bir firmayı ifade eder.

Ancak bu işlemi gerçekleştirebilmesi için, temsilci firmanın belgeye, belge sahibinin vereceği bir dilekçe ile kayıtlandırılması yani tanıtılması gerekmektedir. Sistemde kayıtlı olmayan bir firma, başka bir firmanın belgesi üzerinden ithalat yapamayacak, gümrüklerde ilgili beyannameler tescil alamayacaktır.

Belge süresi içerisinde istenildiği zaman bir veya birden fazla temsilci ithalatçı tanımlanabildiği gibi, istenildiği zaman gerekli şartlar yerine getirilmek kaydıyla eklemeler, değişiklikler veya iptaller yapılabilmektedir.

Temsilci İthalatçı, adına ithalat yaptığı firmanın belgesinde yer alan tüm muafiyetlerden, teminat oranlarından ve şartlardan faydalandığı gibi aynı zamanda belge “Özel Şartlar” kısmında ithalat sırasında yerine getirilmesi gereken her türlü şarttan da sorumludur. Tüm bu konularda Dahilde İşleme İzin Belge sahibinin temsilci ithalatçıyı bilgilendirmesi esastır.

İthalat işlemleri sırasında  teminat mektubu verme sorumluluğu, belge sahibine aittir.

Buradaki en önemli husus; ithalatın temsilci aracılığıyla yapılması durumunda vekâlet akdine benzer bir durum söz konusu olup temsilci, ithalatçının vekili gibi ithalat işlemlerini takip etmesine rağmen ithal edilen malın mülkiyeti kendisine geçmemektemalın mülkiyeti asıl ithalatçıya ait bulunmaktadır.

Yapılan ithalat sonrası, Temsilci İthalatçı firma tarafından, asıl mal sahibi yani DİİB belge sahibi firmaya malın teslimi için düzenlenecek belge KDV den istisnadır ve KDV olmadan düzenlenir. Bunun dışında Temsilcilik bedeli veya ekstra yan masrafların fatura edilmesi durumunda KDV hesaplanacağı tabidir.

XI.ÜRETİM ATIKLARI ve İKİNCİL İŞLEM GÖRMÜŞ ÜRÜN

2006/12 sayılı Dahilde işleme Rejimi Tebliği’nin 3. maddesine göre ikincil işlem görmüş ürün, ürün işleme faaliyetleri sonucunda elde edilen asıl işlem görmüş ürün dışındaki ürünü ifade etmektedir.

Başka bir ifadeyle, dâhilde işleme rejimi kapsamında işlenmek üzere Türkiye’ye getirilen hammaddenin işlenmesi sonucunda elde edilen ve üretilmesi hedeflenen mamulün dışında ortaya çıkan yan ürünlere ikincil işlem görmüş ürün denmektedir.

Örneğin;

  • Buğday ithal edilen ve un ihraç edilen dahilde işleme rejiminde kepek ikincil işlem görmüş üründür.
  • Çelik sac ithal edilen ve profil ihraç edilen dahilde işleme rejiminde; çelik döküntüsü hurdası ikincil işlem görmüş üründür.
  • Kumaş ithal edilen ve pantolon, gömlek ihraç edilen dahilde işleme rejiminde kırpıntılar ikincil işlem görmüş üründür.
  • Polipropilen/ polietilen ithal edilen ve plastik boru, sandalye ihraç edilen dahilde işleme rejiminde, hurda plastikler ikincil işlem görmüş üründür.

Burada şu soru akla gelebilir. İkincil İşlem Görmüş Ürün ile Fire aynı şey midir?

Üretim faaliyeti sonucunda doğadan yok olan veya yiten miktara fire denir. Kurutma, buharlaşma, ısıtma gibi işlemler sonucunda hammadde, yan mamul veya mamul ürünün kütlesinden eksilen miktarlar firedir. Buna karşılık üretim faaliyeti sonucunda ortaya çıkan yan ürünlerin/ikincil işlem görmüş ürünlerin doğadan yok olması gibi bir durum söz konusu değildir.

Dahilde işleme rejimi kapsamında geçici olarak ithal edilen eşyanın işlenmesi sonucunda ortaya çıkan ikincil işlem görmüş ürünler de serbest dolaşımda bulunmamakladır. Bu nedenle belge/izin sahibi firmanın serbest kullanımında değildir. 2006/12 sayılı Dahilde İşleme Rejim Tebliği’nin 38/9 maddesine göre dahilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni kapsamında ithal edilen eşyadan elde edilen ikincil işlem görmüş ürünün, belge/izin ihracat taahhüdünün kapatılmasından önce gümrük mevzuatı çerçevesinde gümrük idaresi gözetiminde imhası, gümrüğe terk edilmesi çıkış hükmünde gümrüğe teslimi veya serbest dolaşıma giriş rejimi hükümlerine göre ithali gerekir.

Bu işlemlerin yapıldığı durumlarda ikincil işlem görmüş ürünün ihracatının gerçekleştirilmesi aranmamaktadır. Bu son cümlenin tersi düşüncesi olarak, yukarıda belirtilen işlemlerin yapılmadığı durumlarda ikincil işlem görmüş ürünlerin de ihraç edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.

İkincil işlem görmüş üründe, firmanın ithalat yapılarak belgenin kapatılması kararı alındığında vergilendirme nasıl olacaktır?

4458 Sayılı Gümrük Kanunu’nun 115. Maddesinde, Gümrük Yönetmeliği’nin 359. maddesinde ve 2006/12 sayılı Dahilde İşleme Rejimi Tebliği’nin 38/9. maddesinde, ikincil ürünlerin serbest dolaşıma girişinin sağlanması halinde ithalat vergilerinin, asıl işlem görmüş ürünlerin ihraç edilen kısmı oranında ikincil işlem görmüş ürünlerin serbest dolaşıma girişine ilişkin beyannamenin tescil tarihindeki vergi oranı ve diğer vergilendirme unsurları esas alınarak hesaplanacağı ancak, izin hak sahibinin talebi üzerine Kanun’un 114. Maddesi çerçevesinde ithal eşyasının dahilde işleme rejimine ilişkin beyannamenin tescil tarihindeki vergi oranı ve diğer vergilendirme unsurları göz önünde bulundurularak hesaplanabileceği belirtilmektedir.

XII.TELAFİ EDİCİ VERGİ HESABI ve ÖDENMESİ DURUMU

Dâhilde işleme rejimin belki de en can alıcı ve dikkat edilmesi gereken konusu TEV yani Telafi Edici Vergi konusudur.

Dâhilde işleme rejimi kapsamında ithal edilen ürünlerin menşei ve ülkesi ile, ihraç ürünlerinin ihracatının yapıldığı ülke önem arz etmektedir. İthalatın yapıldığı ülkenin üçüncü ülke olması, yani hammaddenin vergi ödenmeyen bir ülkeden gelmesine karşılık, ihracatın ise menşe ispat belgeleri eşliğinde AB, STA, PAAMK ve EFTA ülkelerine ihraç edilmesi durumunda telafi edici verginin (TEV) hesabı ortaya çıkmaktadır.

Kaynak:

Dâhilde İşleme Rejimi Kararı
Dâhilde İşleme Rejimi Tebliği
4458 sayılı Gümrük Kanunu

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir