Konkordato Sürecinde Alacaklar ve Nitelikleri
I.GİRİŞ
Öncesinde iflas ertelemesi olarak “İcra-İflas Hukukunda” uygulanan konkordato, pratikte borçları yahut alacaklıları açısından belli bir süre ödeme ertelemesi imkânı sağlayan bir müessese mahiyetini taşımaktadır.
Ancak bazı alacaklar için öteleme veya erteleme olanağı bulunmamaktadır.
Bu makalemizde konkordato ilan eden işletmelerde alacak türleri irdelenmeye çalışılırken imtiyazlı alacaklar özellikle değerlendirilmiştir.
II.ADİ ALACAK ve REHİNLİ ALACAK KAVRAMI
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 206.maddesinde alacaklar esas itibariyle adi alacaklar, rehinli alacaklar ve imtiyazlı alacaklar şeklinde bir ayırıma tabi tutulmuştur.
Kanunda yapılan değişiklikten önce rehinli alacak ifadesi söz konusu hükümde kavranmış iken adi alacaktan ne kastedildiği konusunda açıklık yer almamıştır. Düzenlemeden sonra adi alacak düzenlemesine yer verilmemiştir.
Ancak maddenin madde hükmünün düzenleniş usulünden adi alacak kavramının rehinli alacak kavramının karşıtı olarak tanımlamak doğru bir yaklaşım olacaktır.
Buna göre rehinli alacaklar, rehinsiz alacaklar (adi alacaklar), teminatlı-teminatsız alacaklar şeklinde tasnife tabi tutmak mümkündür.
Rehinli alacaklar, mülkiyeti müflise ait malın rehni ile temin edilmiş olan alacaklar olarak tanımlanabilir. 2004 sayılı İİK’nun 23.maddesine göre “Rehin” tabiri, “ipotek” ve “taşınır rehni” tabirlerine giren bütün taşınır ve taşınmaz rehinlerini, ihtiva eder. Rehnin bir akitten veya yasal bir haktan kaynaklanması arasında fark bulunmamaktadır.
Teminatlı olup da rehinle karşılanmamış olan veya teminatsız bulunan alacaklar masa mallarının satış tutarından, İİK’nun 206.maddesinin 4.fıkrasında belirlenen sıra ile verilmek üzere kaydolunması gerekir.
III.REHİNLİ ALACAKLARDAN ÖNCE ÖDENMESİ GEREKEN ALACAKLAR
Kanunkoyucu iflas tasfiyesinin özelliği gereği bazı alacakların öncelikle ödeneceğini kabul etmiştir. Bu alacaklardan bir kısmı rehinli alacaklardan da önce ödenmesi gereken alacaklardır.
2004 sayılı İİK’nun 248. maddesi ve diğer bazı kanunlarda rehinli alacaklardan önce ödenmesi gereken alacaklar belirlenmiştir.
1) Eşya ve gayrimenkulun aynından doğan vergi alacağı (IİK m. 206/1, 6183 sayılı Yasa m. 21/2) (Örneğin; Gümrük vergisi, bina ve arazi vergisi, veraset ve intikal vergisi ve motorlu taşıt vergisi, rehinli alacaklardan önce ödenmesi gereken kamu alacaklara örnek olarak verilebilir.)
2) Rehinli malın muhafaza ve satış masrafları (İİK m. 248),
3) Masada gemi varsa gemi alacaklısı hakkı (TTK m. 1235; 1257) (Gemi alacaklısı hakkı, alacaklının alacağını deniz servetinden öncelikle olmasını sağlayan bir kanuni rehin hakkıdır. Gemi alacaklısı hakkı bulunan alacaklıların, bu hak kapsamında bulunan gemi, gayrisafi navlun ve sürastarya üzerine haciz koydurmalarına gerek yoktur. Çünkü bu hak, kanundan doğar ve tescilsiz kazanılır. Sıra cetvelinde yer almalarına gerek yoktur. Örneğin; ipotek tesis edilmiş bir geminin paraya çevrilmesi halinde gemi alacaklısı hakkı ipotekli alacaktan önce gelir.)
4) Medeni Kanunun 865, 867 ve 877 maddelerinden doğan alacaklar,
rehinli alacaklardan da önce ödenmelidir.
IV.REHİNLİ ALACAKLAR
Rehinli alacaklar, mülkiyeti müflise ait malın rehni ile temin edilmiş olan alacaklar olarak tanımlanabilir.
İİK’nun 206.maddesinde yer alan rehin kavramından ne anlaşılması gerektiğinin cevabı aynı kanunun 23.maddesinde cevabını bulmuştur.
Buna göre sadece rehin tabiri ipotek ve taşınır rehni tabirlerine giren taşınır ve taşınmaz rehinlerini ihtiva eder.
İflas tasfiyesinde;
- Rehinli alacaklardan önce ödenmesi gereken alacaklar varsa önce bunlar ödenecek,
- Sonra da rehinli alacaklıların rehin kapsamındaki alacakları ödenecektir.
Rehin menkul (taşıt rehni gibi) veya gayrimenkul (ipotek gibi) mallar üzerinde kurulabilir.
V.REHİNLİ OLMAYAN ALACAKLAR
Rehinli olmayan alacaklar; imtiyazlı alacaklar ile adi alacaklar olmak üzere iki başlık altında toplanabilir.
İmtiyazlı alacakları İİK’nun 206. maddesi kapsamına giren imtiyazlı alacaklar ile özel kanunlarda imtiyazlı olduğu belirtilen alacaklar olarak tasnif edilebilir.
V.1.İmtiyazlı Alacaklar
İmtiyazlı alacaklar imtiyazlı olanın şahsına değil, alacağa ilişkindir. Dolayısıyla alacak devredilmeden imtiyaz hakkı devir edilemez.
V.1.a.İİK’nun 206. Maddesinde Öngörülen İmtiyazlı Alacaklar
4949 sayılı Kanunla yapılan değişiklik neticesinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 206.maddesinin 4.fıkrasında belirlenen ilk üç sıra imtiyazlı alacak olarak belirlenmiştir. Değişiklik öncesinde ilk beş sırada imtiyazlı alacaklar öngörülmüş idi.
Birinci sıra:
A) İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflâsın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflâs nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatları,
B) İşverenlerin, işçiler için yardım sandıkları veya sair yardım teşkilatı kurulması veya bunların yaşatılması maksadıyla meydana gelmiş ve tüzel kişilik kazanmış bulunan tesislere veya derneklere olan borçları,
C) İflâsın açılmasından önceki son bir yıl içinde tahakkuk etmiş olan ve nakden ifası gereken aile hukukundan doğan her türlü nafaka alacakları.
İkinci sıra:
Velâyet ve vesayet nedeniyle malları borçlunun idaresine bırakılan kimselerin bu ilişki nedeniyle doğmuş olan tüm alacakları;
Ancak bu alacaklar, iflâs, vesayet veya velâyetin devam ettiği müddet yahut bunların bitmesini takip eden yıl içinde açılırsa imtiyazlı alacak olarak kabul olunur. Bir davanın veya takibin devam ettiği müddet hesaba katılmaz.
Üçüncü sıra:
Özel kanunlarında imtiyazlı olduğu belirtilen alacaklar.
V.1.b.İİK’nun 206. Maddesinin Üçüncü Sırasında Öngörülen İmtiyazlı Alacaklar
Özel kanunlarda düzenlenen bazı alacakların diğer alacaklara göre imtiyazlı olduğu belirtilmiştir. Ancak İcra ve İflas Kanunun 206. maddesinde öngörülen imtiyazlı alacaklardan önce mi, yoksa sonra mı ödeneceği belirtilmemiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 206.maddesinin 4.fıkrasında belirlenen ve Özel Kanunlarında imtiyazlı olduğu belirtilen alacaklar aşağıda başlıklar halinde ifade edilmiştir.
V.1.b.1.Kat Mülkiyeti Kanununun 22/son Maddesinde Öngörülen Alacak
Kat maliklerinin, gider borcunu ödemeyen kat maliklerinden olan alacaklarının öncelikli olduğu Kat Mülkiyeti Kanununun 22/son maddesinde belirtilmiştir. Buradaki öncelik, aynı maddenin 2. fıkrasında düzenlenen kanuni ipoteğin tescilini istemekten ayrı bir haktır ve ipotek tescil edilmemiş olsa bile ortak gider alacağı önceliklidir[1].
V.1.b.2.HUMK.nun 417. Maddesinden Doğan Alacak
HUMK.nun 417. maddesinde adli yardımdan yararlanma durumunda diğer tarafın mahkumiyeti halinde istifade olunamayan adli yardım masraflarının, alınan ilamın icrasında, imtiyazlı olarak tahsil edileceği öngörülmüştür. Buradaki imtiyaz, dava sonucu kazanılan belirli mal veya para üzerindeki imtiyaz niteliğindedir.
V.1.b.3.İİK.nun 36. maddesinde Öngörülen Tehiri İcra Teminatı
İİK.nun 36. maddesinin 1. fıkrasına göre ilamı temyiz eden borçlunun, icranın geri bırakılması için teminat vermesi zorunludur. Anılan yasa maddesinin son fıkrası uyarınca ilamın Yargıtay tarafından onayı halinde alacaklının talebi üzerine başka bir işlem gerekmeksizin teminata konu olan para alacaklıya ödenir.
V.1.b.4.Sigorta Murakebe Kanunun 14/II. Maddesinden Doğan Alacak
Sigorta şirketleri sigorta sözleşmelerinden doğan taahhütlerine karşılık olmak üzere, sigorta primleri ile orantılı olarak teminat göstermek zorundadırlar (7397 Sayılı Kanunun 12/I. maddesi). Bu teminatlar, sigortalıların tüm alacakları ödenmeden iflas veya tasfiye masasına dahil ve başka nitelikteki alacaklar için dava edilemez veya icra takibine konu yapılamaz (7397 Sayılı Kanunun 14/II. maddesi).
V.1.b.5.Avukatlık Kanunu’nun 166. Maddesinden Doğan Alacak
Avukat, sözleşme ile kararlaştırılan ve hâkim tarafından takdir olunan ücretinden dolayı, kendi çalışması sonucunda müvekkilini muhafaza ettiği veya kazandığı mallar ve davadaki diğer taraftan ilam gereğince tahsil edilecek para yahut alınacak mallar üzerinde diğer alacaklılara nazaran rüçhan hakkına sahiptir.
Rüçhan hakkı, vekaletnamenin düzenlenme tarihinde, vekaletname umumi ise iş sahibi adına ücret konusu işten dolayı ilk yapılan resmi başvurma tarihine göre sıra alır (1136 sayılı Kanunun 166/II. maddesi).
V.1.b.6.1518 Sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunun 16/son Maddesinde Öngörülen Alacak
1581 Sayılı Kanun’un 16. maddesinin 2. fıkrası uyarınca Tarım Kredi Kooperatiflerine mevduatı kabul ve bankacılık işlemleri yapma yetkisini tanınmıştır.
Söz konusu yasanın 16.maddesinin son fıkrasına göre de, tasarruf mevduatı sahiplerine mevduatlarının yarısı için bu mevduatı kabul etmiş olan kooperatif ve bölge birliklerinin aktifinde mevcut bütün kıymetler üzerinde imtiyaz hakkı tanınmıştır.
V.1.b.7.4389 Sayılı Bankalar Kanunu’nun 16/4 ve Geçici 3. Maddesinde Öngörülen Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Alacağı
4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun 16. maddesine göre bir bankanın bankacılık işlemleri yapma ve mevduatı kabul etme izninin kaldırılması halinde yönetim ve denetimi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna geçer.
Düzenleme hükmüne göre Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu, yönetim ve denetimi kendisine intikal eden bankadaki sigorta mevduatı doğrudan veya ilan edeceği başka bir banka aracılığı ile ödeyerek, mevduat sahipleri yerine bankanın doğrudan doğruya iflasını ister. İflas kararı alınması halinde Fon, iflas masasına imtiyazlı alacak olarak iştirak eder (Aynı maddenin 3 ve 4.bent hükmü).
İflasına hükmolunan bankanın Fona olan borçları, masanın nakit durumuna göre sıra cetvelinin kesinleşmesi beklenmeksizin ödenir (m. 16/5).
V.1.b.8.SGK Primleri
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun “Primlerin ödenmesi” ödenmesi başlıklı 88.maddesine göre; Kurumun 6183 sayılı Kanun kapsamında takip edilen prim ve diğer alacakları amme alacağı niteliğinde olup, imtiyazlı alacaktır.
V.1.b.9.Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Alacakları
2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunun 20/d maddesine göre Türkiye Çocuk Esirgeme Kurumuna kanunlarla verilmiş olan imtiyazlar, Kurum (Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu) için de aynen uygulanır.
V.1.b.10.Ordu Yardımlaşma Kurumu Alacakları
205 sayılı Ordu Yardımlaşma Kurumu Kanunun 37.maddesine göre Kurumun her çeşit malları ile gelir ve alacakları, Devlet malları hak ve rüçhanlığını haizdir.
Bunlara karşı suç işleyenler, Devlet mallarına suç işleyenler gibi takibata tabi tutulurlar.
V.1.b.11.Amme Alacakları
6183 sayılı Kanunun 21.maddesinin son fıkra hükmü gereğince;
Borçlunun iflası, mirasın reddi ve terekenin resmi tasfiyeye tabi tutulması hallerinde “amme alacakları” imtiyazlı alacak olarak 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 206.maddesinin üçüncü sırasında, bu sıranın önceliğini alan alacaklar da dahil olmak üzere tüm imtiyazlı alacaklar ile birlikte işleme tabi tutulur.
V.1.b.11.Leasing (Finansal Kiralama), Faktoring Alacakları
6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman Ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunun geçici 9.maddesine göre;
Aşağıda belirtilen geçici 9.maddenin 1 ve 5.bentlerindeki alacaklar devreden şirketin alacaklılar sıra cetveline, 2004 sayılı Kanunun 206.maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan “birinci sıra alacaklardan önce” gelmek üzere Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu adına imtiyazlı alacak kaydedilir.
Görüleceği üzere belirtilen alacaklar imtiyazlı alacaklardan da önce bir rüçhaniyet tanınmıştır.
Geçici 9.madde:
(1) Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu, 50/A maddesi ve geçici 7 nci maddenin dördüncü fıkrası kapsamında tasfiyelerine karar verilen ve tasfiyeleri Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından atanan tasfiye komisyonlarınca yürütülen tasarruf finansman şirketlerine ait tasarruf finansman sözleşmelerinden tasarruf döneminde olanları, bu Kanuna intibak sürecinde olan ve/veya intibak sürecini tamamlayarak faaliyet izni alan şirketlerden talebi bulunanlara devretmeye yetkilidir. Devre konu tasarruf finansman sözleşmelerine ilişkin tasarruf tutarı karşılığı, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından nakit olarak tasfiye masasına ödenir. Devre konu tasarruf tutarı, tasfiye halinde bulunan şirket ile bir sözleşme kapsamında bir edinim sağlanmak üzere, herhangi bir finansman/tahsisat sağlanmadan bu şirkete yatırılan organizasyon bedeli, katılım bedeli hariç ödenen taksit tutarlarının toplamını ifade eder
……
(5) Tasarruf finansman sözleşmesi devredilen müşteri tarafından devralan şirkete sözleşme fesih talebinde bulunulması halinde, ilgili tasarruf finansman sözleşmesi, devreden şirkete iade edilir. İade edilen tasarruf finansman sözleşmesine ilişkin tasarruf tutarı ve bu sözleşmeye ilişkin müşterinin ödediği organizasyon bedelinin yüzde yirmisi tasfiye masası tarafından sıra cetveline tabi olmaksızın bir ay içinde müşteriye nakden ve defaten ödenir.
Kaynak:
204 sayılı İcra İflas Kanunu,
6183 sayılı Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkında Kanun,
6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman Ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu,
2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu,
205 sayılı Ordu Yardımlaşma Kurumu Kanunu
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu
4389 sayılı Bankalar Kanunu
1136 sayılı Avukatlık Kanunu
1518 Sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu
634 sayıılı Kat Mülkiyeti Kanunu
Dr Adnan Deynekli, 4949 Sayılı Kanunla Değişik İcra Ve İflas Kanununa Göre Adi Ve Rehinli Alacakların Sırası, https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/628497
[1]Tekinay, Selahattin Sulhi: Eşya Hukuku İstanbul 1984 s. 672.
Bugün internette gezinmek için üç saatten fazla zaman harcadım ancak sizinki gibi ilgi çekici bir makaleye rastlamadım. Çok değerli olduğuna inanıyorum. Benim görüşüme göre, eğer tüm web sitesi sahipleri ve blog yazarları sizinki gibi kaliteli içerik oluştursaydı, internet her zamankinden daha faydalı olurdu.