Muhasebecilerin Rahatsızlıkları, İstekleri ve Ne Olması Gerekiyor?

0

I.GİRİŞ

Mali ve finansal tabloların belli ve tayin edilmiş standart ve kurallara bağlanması, düzenin paydaşları olan işletmeleri, kamuyu ve üçüncü şahısların doğru bilgilendirilmesi bakımından önem arz etmektedir.

Bununla beraber tarafların doğru bilgilendirilmesi için bu hizmeti veren meslek mensuplarının çalışma düzeninin gerek yasal gerek idari düzenlemelerle belli kurallara bağlanması; hem mükellefleri hem SMMM/YMM’leri karşılıklı olarak rahat ve kalifiye çalışmalar sergilemeleri bakımından pozitif bir çalışma düzleminin ortaya çıkmasına yardımcı olmaktadır.

Son günlerde başta TÜRMOB ve yerel meslek odaları meslek mensuplarının rahatsızlıklarını ve/veya isteklerini yaptıkları aktivitelerle dile getirdiler.

Bu yazımızda meslek mensuplarının Türkiye’deki mevcut çalışma düzeni genel çerçeve bakımından değerlendirilmiş ve yapılması gerekenler faydalarıyla beraber irdelenmiştir.

II.MEVCUT ÇALIŞMA DÜZENİ

Türk Vergi Sisteminde meslek mensupları yaptıkları işi;

  • Devlet adına ve
  • Kendi hesaplarına

Yapmaktadır. Bu sebeple; yerine getirilen iş bir “meslek” olduğu kadar aynı zamanda bir “(kamu) görev” niteliğini de taşımaktadır.

Meslek mensupları mevcut sitemde;

  • Mali ve finansal tabloları hazırlamakta ve ilgili beyanları hazırlayarak beyannamelerini imzalamakta;
  • Öncesinde işletme faaliyetlerinin muhasebe kayıtlarını yapmakta ve
  • ilgili kurumlar ile işletmenin kendisine raporlayarak sunmaktadır.

Söz konusu mesleki çalışmaların sergilenmesi ve yapılması sürecinde yasal olarak görev ve sorumluluk alanı olmamasına rağmen muhtelif devlet kurumları tarafından ayrıca vazife ve sorumluluklar da yüklenmektedir. –TC Merkez Bankası, SGK, TÜİK gibi-

Mevcut çalışma düzeni;

  • Mesleği ve görevi icra ederken meslek mensuplarına aşırı iş yükü getirmekte,
  • Yetkisiz kişilerin ortaya çıkmasına sebep olmakta,
  • Olumsuz durumların netice vermesine neden olmakta,
  • Çalışmasına karşılık maddi-manevi tatmin olamamakta ve
  • Gerek meslek mensubu arasında gerekse meslek mensubu mükellef arasında çalışma barışını bozmaktadır.

Diğer taraftan; mevcut muhasebe ve muhasebeci sistemimiz, onca eksiklerine rağmen dünya ekonomisiyle entegre olamakta ve aynı taban verileri kullanması sebebiyle önemli ve hayati bir görevi yerine getirmektedir.

III.HER İKİ YÖNÜYLE MESLEK MENSUBU

Meslek ve görev itibariyle meslek mensubunun iki önemli yönü ve rolü bulunmaktadır.

Bu fonksiyonları bakımından;

  • İşletmelerin hesaplarının doğru tespit edilmesi,
  • Faaliyetleriyle uygunluğunun belgesel olarak sağlanması,
  • İlgili kurumlara vergisel boyutunun ve diğer beyanların doğru arz edilmesi,
  • Üçüncü kişilerin doğru bilgilendirilmesi

Gerekmektedir.

Bu fonksiyonlarıyla; hem işletmenin kendisi, hem ilgili kurumlar, hem üçüncü kişiler hem dolaylı olarak ekonominin gelişimi ve büyümesine katkı sağlamak bakımından önemli ve üst düzey bilgi ile müşavirlik hizmetini yerine getirmek üzere mevcut yasal/idari düzenlemeler meslek mensubuna misyon yüklemiştir.

Ancak her iki hizmet de (bilgi ve müşavirlik) önceki bölümde açıkladığımız olumsuzluk ve handikaplar optimum bir çalışma sisteminin olmaması nedeniyle çok çok gerilerde kalabilmekte ve istenen düzeyde genel anlamda gerçekleşememektedir.

IV.DEĞERLENDİRME ve ÖNERİLER

Türkiye’de Yeminli Mali Müşavirlik/Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik Müessesesi’nin;

  • Fonksiyonel ve düzgün çalışması,
  • Meslek mensuplarını birbirine karşı koruması,
  • İşletmelere optimum katkı sağlaması,
  • Üçüncü kişilerin doğru bilgilendirilmesi,
  • Suistimallerin önüne geçmek bakımından mükellefi meslek mensubuna karşı koruyabilmesi

İçin bir takım iyileştirici düzenlemelerin yapılması icap etmektedir.

V.REORGANİZE YENİ BİR YMM/SMMM SİSTEMİNİN FAYDALARINA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME

İyi ve optimum bir şekilde reorganize edilecek bir mesleki çalışma sisteminin ve hem mükellefi hem meslek mensubunu karşılıklı ve beraber gözetecek şekilde hayata geçirilmesi halinde işletmeler, ülke ekonomisi ve meslek mensubu bakımından katma değer sağlayacağını düşünüyorum.

Bu bağlamda;

  • Kamu ve hazine yararının daha da iyileşeceği kanaatindeyim.
  • Mevcut karmaşık durum ve düzensizlik göz önünde bulundurulduğunda meslek mensubuna kota getirilmesi icap etmektedir. Bu suretle mesleki bilgileri itibariyle kalifiye bir sınıf olan meslek mensuplarının aşırı iş yükünden kurtulacağı için hizmet verdiği işletmelere daha çok zaman ayıracağını ve işletmeye daha fazla katkı sağlayacağını düşünüyorum.
  • Meslek mensuplarının çalışma düzeni ve esaslarıyla ilgili reorganize ve optimum bir düzenlemeyle; işletmeler meslek mensubuyla daha çok muhatap olarak daha fazla müşavirlik hizmeti alacağı için hem kendi işinin geliştirilmesine daha ziyade katkı sağlayacak hem de olası muhasebesel/vergisel/ticari/sınai sıkıntıların önüne geçme olanağına sahip olacaktır.
  • Üst düzey bilgi ve tecrübeye sahip bir sınıfın hizmet verdiği işletmelere daha çok zaman ayıracağı için genel anlamda sınai ve ticari faaliyetlerin daha da gelişmesi sağlanacaktır. Dolayısıyla işletmelerin ve ekonominin basireti artacağı şüphesizdir.
  • Dolaylı olarak ülke ekonomisine pozitif anlamda katkı olacaktır.
  • Korsan kişilerin önünü kesecektir.

Kaynak: www.milatgazetesi.com

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir