Mehmet Ali TOPÇUOĞLU: Bir Başarı Hikayesi

Efendim, öncelikle bizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederim.

Ben teşekkür ederim.

İzniniz olursa klasik sorulardan biriyle başlamak istiyorum: Kendinizi ve GÜLSAN Holding’i kısaca tanıtabilir misiniz?

1938 yılında Kilis’te orta halli bir ailenin çocuğu olarak doğdum. İş hayatına ilk olarak 8 yaşında başladım. Yedek parça işinde babam ile beraber başladık. O zamanlar hem okula gidiyor hem de babamın yanında çalışıyordum. Birisi kız olmak üzere 4 kardeşiz. Kız kardeşim ve bir erkek kardeşim vefat etti.

İlk’leri ve İlkeleriyle büyük bir kuruluş olan Gülsan Holding’in öncüsü ve temelini oluşturan Topçuoğlu Otomotiv 1934 yılında nakliye firması olarak Mustafa Hilmi TOPÇUOĞLU tarafından kurulmuştur. 1976 yılında Gaziantep Başpınar Organize Sanayi Bölgesi’nde 3 bin metrekarelik alanda 40 işçisiyle birlikte Merhum M. Naci TOPÇUOĞLU başkanlığında ben (Ali TOPÇUOĞLU) ve Vedat TOPÇUOĞLU ile beraber Sünger Yatak üretim tesisleriyle sanayi işletmeciliğine başladık.

Türkiye’nin 15 yılda en hızla büyüyen 11.şirketi olmayı başardık. Gülsan Holding, Amerika’dan Rusya’ya, Almanya’dan Afrika ülkelerine Türki Cumhuriyetlerin’den Orta Doğu Ülkelerine kadar, 45 ülke ve 4 kıtaya yaptığı ihracatla sadece “ İlk” değil, ”hep öncü” olma yolunda kararlılıkla ilerleyen bir dünya şirketidir.

2021 yılını değerlendirirseniz; sizin açınızdan nasıl geçti?

1950’li yıllardan beri ticari hayatta olan bir grubuz. Çok sıkıntılar, dalgalanmalar ve krizler gördük. Son yıllarda önemli bir ekonomik istikrar sağladımızı düşünüyorum. Bu durum; son dönemlerde de çok bozulmasa da istenilen düzeyde gerçekleşmedi. Özellikle dövizin yükselmesi, pandemi sürecinin de etkisiyle ham madde girişlerinde sıkıntılara sebep oldu.

Ancak yine de bizim açımızdan 2021 yılını düşündüğümüz seviyede bitirdik diyebiliriz.

2022 yılında beklentileriniz nelerdir?

Eskiden herkes seçim atmosferine girer, ekonominin daha iyisini biz yaparız diye iddia edilir, ütopya denebilecek şeyler vaat edilirdi.

Oysa hem ulusal hem uluslararası anlamda; özel sektör istikrar ister. Yatırımını gerçekleştirebileceği güvenli liman ister. Bu bağlamda da siyasi ve iktisadi parametrelerin düzgün işlediğini görmek ister. O zaman yatırım yapar veya yatırımlarına devam eder.

2022 yılı için piyasalarda biraz karamsarlık var. Ama siyasi parametrelerin özel sektörün beklediği şekilde şekillenmesi veya sonuçlanması halinde ekonomide hızlı bir kalkınma olabilir. Ekonomik büyümenin bu yılda devam edeceğini  düşünüyorum.

Bir değerlendirme yapmanız gerekirse “Gaziantep’te, Türkiye’de ve Dünyada Gülsan Holding” için neler söylersiniz?

Biraz önce de ifade ettiğim üzere; Gülsan Holding iş hayatına 1934 yılında başladı. Bu güne devamlı kendini yenileyerek ve ideallerini geliştirerek   geldi. 1960 yılından sonra ülke çapında servis, yedek parça ve otomobil satışıyla birlikte daha çok geliştik. 1993 ve 2001 yıllarındaki krizlerde çok ciddi şekilde etkilendik. Sermayemiz sıfırlara kadar düştü ama çok şükür hemen toparladık. Ancak ticari hayatımıza 2008 yılında Tfilo adında araç kiralama şirketini kattık. Tfilo, filo şeklinde olmak üzere, uzun vadeli 12 aydan az olmamak şartıyla her marka aracı  ve toplamda 3000 den fazla aracı hizmete sunuyor.

Türkiye’nin 15 yılda en hızla büyüyen 11.şirketi olmayı başaran Gülsan Holding, Amerika’dan Rusya’ya, Almanya’dan Afrika ülkelerine Türki Cumhuriyetlerin’den Orta Doğu Ülkelerine kadar, 45 ülke ve 4 kıtaya yaptığı ihracatla sadece “ İlk” değil, ”hep öncü” olma yolunda kararlılıkla ilerleyen bir dünya şirketidir.

ISO 500 büyük sanayi kuruluşu sıralamasında her geçen yıl üst sıralara çıkan Gülsan A.Ş., 2020 yılında bütün şirketler sıralamasında 69.sıraya özel şirketler sıralamasında ise 64. sıraya yükselmiştir.

Halka açılmayı nasıl görüyorsunuz?

Bizim düşüncemiz hep paylaşmaktan yana oldu. Ancak daha o büyüklükte değiliz. Şirketlerimiz halka açılacak kadar büyüklüğe ulaşırsa halka açılmayı elbette düşünürüz. Ve halka açılırız, bütün kazancımızı halkımızla paylaşırız ve bu da bizi mutlu eder.

Ülkemizi 10 yıl sonra nerede görüyorsunuz?

Geleceğe umutlu ve olumlu bakıyorum. Umarım, 2023, 2053 ve 2071 hedeflerimize iftihar ederek ulaşırız. Bu durum bize çok gurur verir.

Ülkemizdeki vergi yükümlülüğünü nasıl görüyorsunuz?

Türk vatandaşı olarak insanlarımızın sorumlu olduğu bir görevdir. Vergini ver ki; devlet yaşasın, devlet yaşarsa ülke yaşar, ülke yaşarsa da insan yaşar felsefesiyle bakmamız lazım. Bu felsefeden bakınca vergi yükümlülüğü küçümsenmeyecek kadar yüksek bir sorumluluktur. Ülkemizin ekonomisi daha yeni yeni bir yerlere gelmeye başladı. Kendini yeni yeni yenileyen bir ülkede bu oranlar yüksek olsa da gider gösterilemeyen bazı harcamaların gider gösterilmesi imkânının getirilmesi ile biraz rahatlama getirilebilir.

Diğer taraftan; işçi-personel maaşlarındaki yük, oldukça fazla. Kesilen bu vergiler işveren tarafından ödeniyor ama bu durum ister istemez çalışanlara yansıyor.

Tekrar dünyaya gelirseniz yine aynı işi yapar mısınız?

Yine ticaret ve sanayicilik yapardım. Çünkü ticaret yapan kişinin de sanayicinin de ana hedeflerinden bir tanesi aynı zamanda ülkemize daha fazla istihdam sağlamak, işsiz insanlarımıza en iyi iş imkanları sunmaktır. Bu durum imkanı olan her Türk vatandaşının en asil görevidir, bence. Bu bizim ailemizin de birinci derecede felsefesidir. Bizim yanımızda çalışan personelimiz bizimle mutlu olduğu zaman biz de onunla birlikte mutlu oluruz. Aksi halde benim ne kadar sermayemin olduğunun bir önemi yoktur. Ne zaman ki varlık paylaşılır, insanlara ve halka hizmet eder o zaman varlık gösterir; yoksa o varlıktan ne ülkeye, ne devlete ve ne de millete fayda gelmez.

Yaşayamadığınız için pişmanlık duyduğunuz şeyler var mı?

Hiç bir zaman pişmanlık duymadım.

Bugüne kadar yaşadığınız en büyük hayal kırıklığı nedir?

Ekonomideki kırılmalar ve siyasetteki dalgalanmalardır.

Yapmak istediklerinizi hayatta başarabildiniz mi?

Her konuda ideallerim gerçekleşti. Hatta daha erken olanlar oldu, diyebilirim.

Bir gününüz nasıl geçer?

Sabah 5’te kalkar, namazımı kılar ve yürüyüşümü yaparım. Evden çıkmadan önce kesinlikle kahvaltı yaparım. Kahvaltı yapmadan evden çıkmam.

İşime önem verir ve iyi takip ederim. İşimin bitmesi gibi hiç bir zaman  bir beklentim olmamıştır. Daima yeni bir iş için çalışır ve akşam ederim.

Sosyal anlamda neler yapıyorsunuz?

Çocukluğumdan beri ideallerim vardır. Çocukluktan beri hayalim belirli bir zenginliğe geldiğimde memleketime kalıcı hizmetler sunmaktı ve bunların başında bir cami yaptırmak vardı. Çok şükür bu cami şehir merkezinde 1996 yılında inşaatı başladı, 2000  yılında da inşaatı bitti ve hizmete açıldı.

Biraderim adına Gaziantep üniversitesine bağlı meslek yüksek okulu  yaptırdık. Şimdi ideallerim arasında okullar yaptırmak var.

Şu anda inşaatı devam eden 4.Organize Sanayi Bölgesi–KÜSGET arasında 30.000 M2 arazi üzerine ilk defa otomotiv sektörüne direk bağlantılı Anadolu Otomotiv Endüstri Meslek Lisesini yaptık. Bu okulda ilk yıl hazırlık sonraki yıllar içinde otomotiv sektörünün  her birimde okuma ve çalışma fırsatı bulacak. Tüm servislerde eğitim fırsatına sahip olacaklar ve okul bittiğinde işi hazır olacak. Bu okulda motor, elektrik, elektronik, ön düzen, aktarma, boya-kaporta, yeni yakıt sistemleri, torna-freze-tesfiye bölümleri olacak.

Bunların dışında annemin adına yaptırdığımız İnayet Topçuoğlu Tıp Merkezi var. Ayrıca bir okul ve yine bir cami var.

Son olarak 4.Organize Bölgesinde oğlumun adına bir cami yapıldı.

Efendim yeni hedefler ve yatırımlar var mı?

Bizde hedef ve yatırımlar hiç bir zaman bitmez ki.

Son olarak yeni nesile, gençlere ne önerirsiniz.

Güzel bir hedef, yasal ve olumlu planlama, pozitif metot ve usullerle yatırım, sonuç. Her şey ve gelecek onlar onlar için güzel olsun.

Efendim, değerli zamanınızı ayırdınız. Ekovergi olarak bizi şereflendirdiniz. Teşekkür ediyoruz.

Rica ederim. Böyle bir imkân hazırladığınız için ben teşekkür ederim.