Monte Carlo Yanılgısı: Sermaye Piyasalarında Kumarbaz Yanılgısı

0

I.GİRİŞ

Bilmek ya da bilmemek işte tam olarak tüm mesele bu!

Duyu organlarımızla algıladığımız her şey veridir. Bu verileri analiz edebilmek ve sürecin sonunda bilimsel bilgi çıkarabilmek için de bir takım hareketlere ihtiyacımız vardır. Mesela paraya kıyıp bazı temel eserleri almak, özel tüketime harcadığımız paradan kısarak kitaplar edinmek gibi.. Dolayısıyla öğrenme yolunda ilk adımı atmış oluruz. Öğrenmeden ‘Sürüyü takip ederek!’ yapacağımız her haraketin faturası kabarık olacaktır. Bilgiye dayanmadan yaptığımız ve bedelini de ödediğimiz aksiyonlardan biridir, ‘Olasılık’ kavramına dayanan eylemler. Hatalı varsayımların temelinde bu konuyu bilmemiz yer alır.

II.MONTE CARLO YANILGISI

18 Ağustos 1913 yılında, Monaco’da, Monte Carlo Casino’sun da bizim Ruletçiler yine ter döküyordu.! Rulet çemberinde 36 sayı siyah ve kırmızı ayrıca yeşil renkli sıfır bulunur. Siyah ve kırmızı gelme olasılığı ½ iken yeşil gelme olasılığı 1/37’dir. Rulet masasında üst üste siyah oynayanların kazandığı bir el geçiyordu. Beyaz yumurta o gün 27 kez siyahın üzerinde durdu. 1/134 milyon olan olasılık gerçekleşti anlayacağınız. Bu kadar çok siyah geldiğini yanlış yorumlayan kumarbazlar milyonlarca doları bu sefer kırmızıya yatırmaya başladılar. Çünkü bu kadar siyahtan sonra elbette kırmızı gelecekti.

Diğer ismiyle ‘Kumarbaz Yanılgısı’ çok fazla miktarda meydana gelen bir şeyin illa ki tersi olacak düşüncesiyle o işe devam etmektir. Zararın hiçbir yerinden dönülmez çünkü zararın devamında kâr gelecektir.!

Bu yanılgı sonucu, kazanan elbette her zaman masa (siz piyasa olarak düşleyin) olacaktır ama çok sayıda oyuncunun zararı kâra dönüştürme hırsından dolayı sandığımızdan çok daha büyük tutarlarla masa her zamankinden daha fazla kazanıyor durumundadır.

III. MONTE CARLO YANILGISI, YAŞAMIN HER YERİNDE

Finansal piyasalar çok karmaşık ve çok aktörlü bir sahadır. Bu aktörlerden ne yazık ki, sermaye piyasası oyuncuları yeterli bilgi ve tecrübeye sahip değildir. Bu yüzden sermaye piyasaların hacmi yüksek olmasına rağmen kâr derinliği sığdır. Sürü psikolojisiyle, sosyal medyada örgütlenen yetersiz kalabalıkların propagandasıyla bazı hisselere doğru hücum ederler. “A hissesi önümüzdeki hafta X lirayı görecekmiş bugünden alanlar Y kadar kâr edecek.”,“B hissesinde büyük düşüş var arkadaşlar. Elinizden çıkarmaya bakın.” Komik ama acı olan tarafı yüzbinlerce dar gelirli (sermaye hacmi bakımından) bu oyunların kurbanı olurlar. Önce bir kazanma duygusunu hissedenler, sürünün yolundan bir daha ayrılmazlar.

Ancak acı gerçek olan, yetersiz ve gereksiz bilgilerle yatırımcıları yönlendiren güruhların kurbanı olanlar ‘Monte Carlo Hatasını’ sürekli devam ettirirler. “Bu kadar kaybettik, elbette bir yükseliş olacaktır.”, “Bu saatten sonra çorbadan dönenin kaşığı kırılsın.” “Şu kadar zarardayım, bu kâğıtta kalmaya devam edeceğim. Bir çıkış umudu taşıyorum.” Maalesef sonu hüsran.

IV.KAYBEDEN PEHLİVAN GÜREŞE DOYMAZ

Kumarbaz yenilgisini en iyi özetleyen atasözümüz bu olsa gerek. Sürekli kaybetmenin ilahi bir mesaj verilme durumu da var tabi! Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik, şurada kıyıya ne kaldı ki diye zarar üstüne zarar yazmaya devam ederler. Yorumlama yetisinin değerli bir biçim alması zaman alır. Bunun gerçekleştirilmesi için ileri derece de okumalar, tarafsız bilimsel gözlemler ve çok sayıda demo işlemler yapma becerileri gereklidir. Bütünün sadece küçük bir parçası olan elinizde bulunan kâğıtlarınıza çok dikkatli şekilde yatırım yapmalısınız. Alanında yeterliliğini kanıtlamamış kişilerin sizi birkaç defa kazandırmasına aldanmamak gerekir. Ekonomi yerellikten küreselliğe, mikrodan makroya değin komplike bir yapıdır. Hindistan’da kanat çırpan bir kelebeğin Florida’da kasırgaya neden olduğunu unutmamak gerekiyor.

V.SONUÇ: YATIRIM YAPMADAN ÖNCE

Paranızın ne kadarını yatırıma ayıracaksınız? Bunun hangi miktarını kaybetmeyi tolere edebilirsiniz? Kâr beklentiniz ne kadardır ve hangi sürede kazanmak istiyorsunuz? Anaparanızı korumak mı, riske etmek mi istersiniz?

Bunları cevapladıktan sonra, hangi ülkede, hangi sektöre, hangi şirkete, ne zaman yatırım yapacağınıza karar vereceksiniz.

Sürekli kazanmanın verdiği hazla, sürekli kaybetmenin yaşattığı elem aynı şeydir. Bulunduğunuz durumun değişeceğine inanarırsanız, Olasıksal Hatalar’ın kurbanı olursunuz.

Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayın, fikir sahibi olmadan eyleme geçmeyin, eyleme geçmedikçe de tecrübeliyim demeyin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir